16. Ceza Dairesi 2018/1685 E. , 2019/1890 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : İstinaf başvurularının esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
1-Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
İstinaf Mahkemelerinin sisteme dahil olmasıyla kanun yolu yargılamasında yeni bir anlayışı benimseyen kanun koyucunun, hem maddi olay hem de hukuki denetim yapacak olan İstinaf başvurusunda sebep gösterme zorunluluğu öngörmezken (5271 sayılı yasa CMK. madde 273/4), incelemesi hukuki denetimle sınırlı (CMK. madde 294/2) olan temyiz yolunda; mülga 1412 sayılı CMUK"tan (madde 305.) da farklı şekilde, re"sen temyiz tercihinden vazgeçerek, temyiz davasını açan ve sınırlayan temyiz dilekçesinde/layihasında temyiz edenin hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini/temyiz sebeplerini göstermek zorunda olduğunu (CMK madde 294/1) şart koşmuş ve temyiz dilekçesinin temyiz sebeplerini içermemesi durumunda; tıpkı başvurunun süresi içinde yapılmaması, hükmün temyiz edilemez olması ya da temyiz edenin buna hakkı bulunmaması hallerinde olduğu gibi usulüne uygun açılmış bir temyiz davasından bahsedilemeyeceğinden temyiz isteminin reddedilmesini (CMK madde 298) emretmiş (F.Yenisey-A.Nuhoğlu,Ceza Muhakemesi Hukuku sh.923,Centel-Zafer Ceza Muhakemesi Hukuku sh.826,C.Şahin-N.Göktürk Ceza Muhakemesi Hukuku sh.278) olmasına, anılan kanunun 289. maddesinin, usulüne uygun açılmış bir temyiz davasının “sınırlı inceleme ilkesinin” bir istisnasını teşkil etmesine (F.Yenisey-A.Nuhoğlu,age sh.905), şartları ve usulü açık bir şekilde ortaya konulmak şartıyla (AİHM Galstyan/Ermenistan Başvuru no../03 15.01.2007 t.) öngörülen usul şartlarına uyulmaması sebebiyle kanun yolu başvurusunun reddedilmesinin bu hakkın ihlali sonucunu doğurmayacağının (AİHM Sjöö/İsveç Başvuru no;...) da istikrar kazanmış yargısal kararlarla kabul edilmesine nazaran; sanık müdafii tarafından verilen 11.01.2018 tarihli temyiz dilekçesinin temyiz sebeplerini içermediği anlaşılmakla; temyiz isteminin 5271 sayılı CMK’nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın çocuklarını örgüte müzahir okula ve dershaneye göndermesinin örgütsel bir eylem olarak değerlendirilemeyeceği kabul olunarak yapılan değerlendirme sonucunda;
1-Belirleyici delilin tanık ifadesinden ibaret olması karşısında; tanık beyanın doğruluğunun tespiti açısından, ifadesinde isimleri geçen mütevelli heyeti başkanları ve görevlileri hakkında soruşturma ya da açılmış dava olup olmadığı ile sanıkla ilgili beyanlarının bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa aşama beyanlarının aslı veya onaylı suretlerinin getirtilerek sanık ve müdafiiye okunarak diyeceklerinin sorulması, gerek görüldüğü takdirde mahkemede tanık olarak dinlenmeleri,
2-Sanığın Bankasya’daki hesabına ait kayıtlar getirtilip hesap hareketleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, örgüt liderinin talimatı doğrultusunda para yatırılıp yatırılmadığının yahut katılım hesabı açılıp açılmadığının tespitinden sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın suçunun sübutu ve vasfının tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Kabul ve uygulamaya göre de;
Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak doğrudan ve yalnızca TCK"nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde 58/6 maddesinin yazılması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, atılı suçun vasıf ve mahiyeti, verilen ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alındığında, sanığın tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.