Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/8980 Esas 2017/2552 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8980
Karar No: 2017/2552
Karar Tarihi: 29.03.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/8980 Esas 2017/2552 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı tarafından müvekkilinin eşi adına çekilen ve kefil olan çeke itiraz eden davacı vekili, eşinin rızası alınmadığından kefaletin geçerliliği olmadığını savunarak, eşinin borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı vekili ise aval ile kefalet kavramlarının farklı olduğunu ve eşin rızasının alınmasının gerekli olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme, kefaletin geçerliliği için eş rızasının avali kapsamadığına karar vererek, davanın reddine hükmetmiştir. Türk Ticaret Kanunu ve Borçlar Kanunu'nda kefaletin geçerliliği için eş rızasının şart olduğu belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
1. Türk Ticaret Kanunu
2. Borçlar Kanunu.
19. Hukuk Dairesi         2016/8980 E.  ,  2017/2552 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili,davalı tarafından çeke dayalı olarak müvekkilinin eşi dava dışı ...aleyhine takip yapıldığını, takip dayanağı çekte..."ın kefil konumunda olduğunu, eşin rızası alınmadığından kefaletin geçerliliği olmadığını ileri sürerek, müvekkilinin eşi ..."ın borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, aval ile kefalet kavramlarının farklı olduğunu, hukuki sonuçlarının da farklılık gösterdiğini, eşin rızasının alınmasının gerekli olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan delillere göre, aval ile kefaletin farklı hukuki sonuçları olduğu, özel yasa olan Türk Ticaret Kanunu"nda, Borçlar Kanunun"da kefaletin geçerliliği için şart olan eş rızasının avali kapsamadığı, dolayısıyla davacının rızasına gerek olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 29/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.