13. Hukuk Dairesi 2017/1460 E. , 2018/11493 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının Hava Kuvvetleri Komutanlığı emrinde pilot üsteğmen olarak görevli iken 926 sayılı Personel Kanunu’nun 112. maddesi gereği mecburi hizmet yükümlülüğünü yerine getirmeden resen emekliye ayrıldığını, 17.12.2005 tarih ve ... Personelinin Eğitim ve Yetiştirme Masraflarının Tespitine İlişkin Yönetmelik gereği mecburi hizmet süresini tamamlamadan her ne şekilde olursa olsun ... ayrılan veya ilişiği kesilenlerin askeri öğrencilikle ve subay astsubay olarak nasbedildikten sonra yapılan öğrenim, eğitim ve yetiştirme masraflarının tahsil edilmesi gerektiğini, davalıya yapılan toplam eğitim maliyeti 189.932,00 TL olup hizmet süresi düşüldükten sonra ödenmesi gereken faizsiz maliyetin 108.143,00 TL, ayrıldığı tarih itibariyle faizli maliyetin ise 581.655 TL, hizmet süresi olan 6 yıl 5 ay 16 gün düştükten sonra bu bedelin 331.181,00 TL olduğunu belirterek, 331.181,00 TL alacağın 108.143,00 TL asıl alacağın 16.02.2009 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemenin davanın reddine dair 27.11.2012 tarih ve 2010/320 Esas, 2012/345 karar sayılı kararının Yargıtay 18. Hukuk Dairesi’nin 18.06.2013 tarih 2013/6436 Esas,2013/10636 Karar numaralı kararı ile bozulması üzerine, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile davalının eksik kalan hizmet hükümlülüğüne isabet eden 1.618,69 TL asıl, 3.568,58 TL yasal faizi olmak üzere toplam 5.187,27 TL’nin 16.02.2009 tarihinden geçerli yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalının borçlu olduğu miktar, dava tarihinden sonra yürürlüğe giren yasalar ve yönetmelik değişikliği hükümlerine göre belirlenmiş olduğundan; taraflar yararına hükmedilecek vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin, dava tarihindeki haklılık miktarlarına göre tespiti gerekir. Bu sebeple; mahkemece, yargılama sırasında yürürlüğe giren 6000 sayılı Yasa, 6318 sayılı Yasa ile 09.11.2013 tarihli yönetmelik değişikliği yürürlüğe girmemiş olsaydı davaya konu miktarın ret ve kabul edilecek miktarları bilirkişiye hesap ettirilip bu miktarlar üzerinden davada kendisini vekille temsil ettiren taraflar yararına vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi hatalı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.