9. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/3094 Karar No: 2012/3110 Karar Tarihi: 06.02.2012
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2012/3094 Esas 2012/3110 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacılar, davalı şirketin icra takibi sonrası evlerinin satışa çıkarıldığını ve borçlu olmadıklarını iddia ederek tedbir kararı talep etmişlerdir. Mahkeme, taşınır ve taşınmaz mallar hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğini ancak davacının talebinin yasaya uygun olmadığına karar vermiştir. Davacılar ret kararına itiraz etmişlerdir ancak Yargıtay, icra takibi nedeniyle satışın ihtiyati tedbir yolu ile durdurulması isteminin reddinin gerektiği sonucuna varmıştır ve davacıların kanunu yoluna başvurusunu reddetmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 72/3 maddesi ise \"İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yolu ile icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir” şeklindedir.
9. Hukuk Dairesi 2012/3094 E. , 2012/3110 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacılar vekili, davacı ...’dan diğer davacı annesinin kefil olarak imzaladığı senedin işe girerken davalı şirket temsilcisi tarafından alınarak icraya konulduğunu, icra takibi sonrası yaşadığı evin satışa çıkarıldığını, borçlu olmadığının tespiti ile evin satışının durdurulması için tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, tensiple boşanma ve nafaka davaları dışında ancak aynı davada çekişmede olan taşınır ve taşınmaz mallar hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, dava konusu dikkate alındığında tedbir talebinin yasaya uygun bulunmadığı, davacının talebinin muhtemel alacağını güvenceye almaya yönelik ihtiyati haciz talebi olarak nitelendirilebilir ise de sözkonusu alacağın mevcudiyetinin ve miktarının yargılamaya muhtaç bulunduğu ve yasa da öngörülen şartlar bulunmadığı gerekçesi ile ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir. Verilen ret kararının davacı vekili tarafından kanunun yoluna getirilmiş olup, Dairemizin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ve geçici 3/1 maddesi uyarınca kanun yoluna tabi ret kararını denetleme görev olduğu anlaşılmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemenin satışın durdurulması konusunda verdiği kararın gerekçesi İcra İflas Kanunu’nun 72/3 maddesi uyarınca “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yolu ile icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir” hükmü karşısında hatalı ise de, icra takibinden sonra takibin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, icra takibi nedeni ile satışın ihtiyati tedbir yolu ile durdurulması isteminin bu gerekçe ile reddinin gerektiği anlaşıldığından ret kararı sonuç itibari ile usul ve yasaya uygun olduğundan, davacının kanunu yoluna başvurusunun REDDİNE, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine 06.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.