Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2011/7846 Esas 2011/21327 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/7846
Karar No: 2011/21327

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2011/7846 Esas 2011/21327 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Tarafların 20.02.2008 tarihinde boşandığı ve çocukları Ufuk'un 21.08.2008 tarihinde dünyaya geldiği belirtilen davanın mahkemece incelenmesi sonucunda, Türk Medeni Kanununun 287/2 maddesi gereği çocuğun boşanma sonrası evlilik birliği içinde doğduğu ve velayetin düzenlenmesi gerektiği kararına varılmıştır. Ancak, mahkemece Türk Medeni Kanununun 337. maddesi uygulanarak velayetin otomatik olarak annede kalacağı kabul edilmiş, usul ve yasaya aykırı bir karar verilmiştir. Bu nedenle, temyiz edilen hükmün bozulması ve velayetin çocuğun yararına olacak şekilde düzenlenmesi gerektiği kararına varılmıştır.
Detaylı bilgi:
- Türk Medeni Kanunu 287/2 madde: \"Evlenmeden başlayarak en az seksen gün geçtikten sonra ve evliliğin sona ermesinden başlayarak en fazla üçyüz gün içinde doğan çocuk evlilik içinde ana rahmine düşmüş sayılır.\"
- Türk Medeni Kanunu 336: \"Velayetin düzenlenmesi, çocuğun yararına uygun olarak yapılır.\"
- Türk Medeni Kanunu 337: \"Anneye, öz babaya veya evlenmiş ise üvey babaya velayet verilir.\" Ancak, bu maddenin uygulanabilmesi için velayetin düzenlenmesi gerektiği unutulmamalıdır.

2. Hukuk Dairesi 2011/7846 E. , 2011/21327 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aydın Aile Mahkemesi
TARİHİ :25.11.2010
NUMARASI :Esas no:2010/257 Karar no:2010/1340

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Taraflar 20.02.2008 tarihinde boşanmışlar. küçük Ufuk ise 21.08.2008 tarihinde dünyaya gelmiştir. Türk Medeni Kanununun 287/2 maddesi "evlenmeden başlayarak en az yükseksen gün geçtikten sonra ve evliliğin sona ermesinden başlayarak en fazla üçyüz gün içinde doğan çocuk evlilik içinde ana rahmine düşmüş sayılır" hükmünü taşımaktadır. Bu durumda çocuk Ufuk boşanmayla sona ermiş olan evlilik birliği içinde doğmuş sayılacağından; çocuğun velayeti konusunda bir düzenleme yapılması (TMK336) gerekir. Açıklanan yasal gereklilikler gözetilerek velayetin boşanan eşlerden hangisine bırakılmasının çocuğun yararına olacağı değerlendirilerek velayetin birine verilmesi gerekirken; olayda uygulama yeri olmayan Türk Medeni Kanununun 337. maddesi gereğince velayetin kendiliğinden anneye ait olacağı kabulü ile, velayetin anneye verilmesi usul ve yasaya aykırı olup; bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.08.12.2011 (Per.)