19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/10546 Karar No: 2017/4044 Karar Tarihi: 22.05.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/10546 Esas 2017/4044 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2016/10546 E. , 2017/4044 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı firma tarafından davalı firmaya banka kanalı ile 01.12.2010 tarihinde 250.000,00 TL havale edildiğini,davacı ile davalı arasında bu havalenin gönderilmesi gereken hiç bir ticari iş olmadığı ve davacının davalıya her hangi bir borcunun bulunmadığını, paranın iadesi için ... 25. Noterliği’nin 21.11.2012 tarih 27671 yevmiye nolu ihtarnamesi ile talep edilmesine rağmen davalı firmanın cevabi ihtarname ile ödeme yapmayacağını beyan ettiklerini buna istinaden alacaklarının tahsili için ... 31. İcra Müdürlüğü’nün 2012/15400 sayılı dosyasından icra takibine geçildiğini, davalı tarafça takibe haksız itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini ve davalının %40 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı şirketin Ziraat Bankası ... Şubesi ... nolu hesaba 252.000,00 TL göndererek, davalı şirket tarafından kapatılan ticari kredi ile bu kredinin teminatı olarak ipotek alımı ... adına kayıtlı ... "deki 3362 ada 1 parsel 19 nolu bağımsız bölüm üzerindeki ipoteği çözdürdüğü ve davacı şirketin ... Şube ... Bank"dan yukarıda bahsi geçen kayıtlı taşınmaza ipotek koydurarak kredi kullandığını, davacı şirketin davalı şirket üzerinden kendisine haksız menfaat elde etmeye yönelik iade talep ettiğini zira gönderdiği 252.000,00 TL kendi namına çekmiş olduğu ticari krediye ipotekte birinci sıraya geçme amaçlı olarak davalı hesabı üzerinden yapıldığını belirterek davanın reddini, davacının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının davalıya banka kanalı ile göndermiş olduğu 250.000,00 TL limitli dekontta her hangi bir açıklama bulunmadığı ve dolayısı ile davalının da parayı alırken herhangi bir açıklama yapmaksızın ve dekonta ihtirazi kayıt koymaksızın aldığının dosya kapsamı ve bilirkişi raporu ile sabit olduğu, davacının davalıya gönderdiği bedelin borç olarak gönderildiği, davalının iddialarını ispata yarar karar vermeye yeterli delillerle ispat edemediğinden, davacının borç olarak gönderdiği parayı istemekte haklı olduğu kanaatine varıldığı belirtilerek davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş,hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından davalıya banka yoluyla yapılan havale kural olarak havalede bir açıklama bulunmadığından mevcut bir borcun ifası amacıyla yapıldığının kabulü gerekir. Davacı davalıya havalenin yanlışlıkla gönderildiğini iddia etmiştir. Somut olayda ispat yükü davacıda olup, davacının ispata yönelik delillerinin toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken ispat yükünde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış ,mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA,peşin harcın istek halinde iadesine, 22/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.