Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2020/385 Esas 2020/1825 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/385
Karar No: 2020/1825

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2020/385 Esas 2020/1825 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi         2020/385 E.  ,  2020/1825 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 06/03/2013 havale tarihli dilekçeyle ... ili, ... ilçesi, ... kasabası, ... köyü Dökük mevkinde bulunan dilekçesinde sınırlarını bildirdiği taşınmazın davacıya babasından kaldığını ve lehine eklemeli kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla mülk edinme koşullarının oluştuğunu ileri sürerek taşınmazın müvekkili adına tescilini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 09/05/2016 havale tarihli bilirkişi raporu ve krokisinde “A” harfi ile gösterilen 1.359,78 m²"lik taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava TMK’nın 713. maddesine göre tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tapulama çalışması 1961 yılında yapılmış, çekişmeli parsel bu işlemde çalılık vasfı ile tapulama dışı bırakılmıştır. Yörede dava tarihinden önce 1990 yılında yapılan orman kadastrosu ve 6831 sayılı Kanunun 2/B uygulaması bulunmaktadır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada “A” harfi ile gösterilen 1.359,78 m²"lik çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 15/06/2020
    günü oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.