20. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/7406 Karar No: 2019/6311 Karar Tarihi: 06.11.2019
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7406 Esas 2019/6311 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalılar adına zeytinlik vasfı ile belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit edilen taşınmazın, davalılar yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinildiği belirlenerek, davacının tespitin iptali ve taşınmazın Hazine adına tescilini talep etmesi reddedilmiştir. Kadastro tespitine itiraza ilişkin davada, çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşılarak, adına tescil kararı verilen davalılar yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenmiştir. Kanun maddeleri ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun geçici 8. maddesi ve 14. maddesi olarak belirtilmiştir.
20. Hukuk Dairesi 2017/7406 E. , 2019/6311 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü K A R A R 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmasında....101 ada 54 parsel sayılı 1227,54 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, zeytinlik vasfı ile belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine vekili, 16.11.2015 havale tarihli dilekçesinde....parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu ve davalılar yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı iddiasıyla tespitin iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın reddine dava konusu parselin tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde; 766 sayılı Kanuna göre yapılan 17.10.1972 tarihinde kesinleşen arazi kadastrosu, daha sonra 3402 sayılı Kanunun Ek- 5. maddesine göre yapılan ve 05.05.2015 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davalılar yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 06/11/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.