2. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/22403 Karar No: 2012/31619
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2011/22403 Esas 2012/31619 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2011/22403 E. , 2012/31619 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Bakırköy 10. Aile Mahkemesi TARİHİ :30.06.2011 NUMARASI :Esas no:2011/33 Karar no:2011/532
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanununun 312/1. maddesi gereğince, evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilen küçüğün ana/ babasından birinin rızası eksik olursa, kurumun istemi üzerine ve kural olarak küçüğün yerleştirilmesinden önce, mahkeme bu rızanın aranıp aranmayacağına karar verecektir. Olayımızda, İ.Ç. hakkında koruma kararı alınıp kuruma bağlı bir yuvaya yerleştirildiğine göre; evlat edinmede ana/baba rızası aranmaması kararının ileride gerçekleşecek evlat edinme işlemi sırasında talep edilmesi gerekir. Davanın usulden reddi gerektiği halde; yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 26.12.2012 (Çar.)
KARŞI OY YAZISI Davacı kurum, kurum bakımı altında bulunan davalının evlilik dışı ilişkisinden olan 20.062008 doğumlu küçük İ.Ç.karşı gerekli bakım ve özen görevinin yerine getirilmediğini, bu sebeple küçüğünde koruma altına alındığını ileri sürerek Türk Medeni Kanununun 311. maddesinde yer alan "küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yerine getirmeme" sebebine dayanarak annenin evlat edinmede rızasının aranmamasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece talebin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmiştir. Davacı Kuruma, Bakanlar Kurulunca, 15.3.2009 tarihinde yayınlanan ve aynı tarihte yürürlüğü konulan Tüzükle evlat edinmede aracılık faaliyetlerini yürütme yetkisi verilmiştir. (Tüzük m. 3) Türk Medeni Kanununun 312. maddesi, " evlat edinmede aracılık yapan kuruma, ana ve babanın rızasının aranmaması kararı verilmesi için mahkemeye başvurma hakkı" tanımıştır. Kurumun mahkemeye başvurduğu tarihte, küçükle iligili, gelecekte evlat edinilmek amacıyla henüz bir yerleştirilme işlemi yapılmış değildir. Türk Medeni Kanununun 312. maddesinin (1.) fıkrasının son cümlesinde yer alan "küçüğün yerleştirilmesinden önce..." ifadesiyle kast edilen, korunma amacıyla davacı kurum çatısı altına alınmış olma değil, gelecekte evlat edinilmek amacıyla evlat edinme geçici bakım sözleşmesi ile bir ailenin yanına yerleştirilmesidir. Küçük, başvuru tarihinde, gelecekte evlat edinilmek (evlatlık olarak verilmek) amacıyla bir yerleştirilme işlemine tabi tutulmadığına göre, davacı kurum evlat edinme davası dışında, evlat edinme davasından önce bağımsız olarak bu konuda talepte bulunabilir. Rızanın aranmaması talebinin, evlat edinme davasından bağımsız olarak istenemeyeceğine ilişkin çoğunluk görüşüne katılmıyorum. Mahkemece taraflara delillerini bildirmeleri süre verilmesi, bildirilmesi halinde toplanması daha sonra mahkeme uzmanlarından rapor alınmasından sonra hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme sonucu hüküm tesisi doğru olmamıştır. Bu bakımdan hükmün, değişik gerekçeyle bozulması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.