Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/3104 Esas 2009/4035 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlattığı takipte borçlu İcra Mahkemesine yaptığı başvuruda çeklerin çalındığını, bu sebeple borcu olmadığını keşide tarihlerindeki imzaların kendisine ait olmadığını, yetkiye ve borca itirazlarını bildirmiştir.
Mahkemece borçluya çıkartılan İİK.nun 68/a meşruhatını taşımayan duruşma davetiyesinin tebliğinden sonra yapılan yargılamada borçlu duruşmaya gelmemiş, alacaklı vekili de tensibin 5.numaralı ara kararı gereğince itirazından vazgeçmiş sayılmasına karar verilmesini beyan etmiş, Mahkemece borçlunun imza incelemesine gelmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece İİK.nun 68/a maddesi kapsamında borçluya meşruhatlı davetiye gönderilmeden İİK.nun 68/4-5.maddeleri dikkate alınarak İİK.nun 170.madde uyarınca davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Diğer yandan takip dayanağı 10.3.2007 keşide tarihli çeke ilişkin olarak İİK.nun 708 ve 720.madde koşullarında muhatap bankaya ibraz edildiğine dair, ibraz şerhi bulunmadığı görülmüştür. TTK.nun 708.maddesi uyarınca söz konusu çek süresinde ibraz edilmediğinden kambiyo senedi vasfında sayılamaz.
Çek  o haliyle adi havale niteliğinde olup takip konusu yapılamaz. Mahkemece bu husus resen gözetilip bu çeke ilişkin olarakta Mahkemece İİK.nun 170/a maddesi dikkate alınarak takibin resen iptaline karar verilmesi gerekirken bu çek yönünden de istemin reddi isabetsizdir.  
SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26/02/2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.