2. Hukuk Dairesi 2017/5374 E. , 2019/2685 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVACI-DAVALI : ...
DAVALI-DAVACI : ...
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ve manevi tazminat talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, davacı karşı davalı kadın lehine maddi ve manevi tazminat ile ortak çocuk ve davacı karşı davalı kadın lehine nafakaya hükmedilmiştir. Karar davacı karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, iştirak nafakası ve tazminatların miktarı yönünden, davalı karşı davacı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile manevi tazminat talebinin reddine yönelik istinaf edilmiştir. İstinaf üzerine bölge adliye mahkemesince kusur belirlemesi ve kadın lehine hükmedilen tazminatlar, velayet ve iştirak nafakası yönünden istinaf talebi kabul edilip, tarafların diğer istinaf taleplerinin reddine karar verildiği ve reddedilen istinaf talepleri hakkında esastan ret kararı verilmesi ile yetinilmesi gerektiği halde, boşanma ve kadın lehine hükmedilen nafakalar hakkında yeniden hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
3-İlk derece mahkemesince davalı-karşı davacı erkek ağır kusurlu kabul edilerek davacı-karşı davalı kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş, tarafların istinafı üzerine bölge adliye mahkemesince, taraflar eşit kusurlu kabul edilerek davacı-karşı davalı kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş ise de; yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davalı-karşı davacı erkeğin eşine kendi isteklerinin olması ve başörtüsü takmaması yönünde sürekli baskıcı, eleştirel ve küçük düşürücü duygusal şiddete yönelik davranışlarda bulunduğu, beyinsiz, adam olmaz, seni baban boşatsın pazarlasın şeklinde ağır hakaretlerde bulunduğu, davacı-karşı davalı kadının ise sık sık evi terk ederek birlik görevlerini yerine getirmediği, agresif tavırlar sergileyerek eşyaları fırlattığı anlaşılmaktadır. Bu halde boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkek, davacı-karşı davalı kadına göre daha fazla kusurludur. Gerçekleşen bu durum karşısında, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları zarar gören, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen az kusurlu davacı-karşı davalı kadın yararına Türk Medeni Kanunu"nun 174. maddesinin (1.) ve (2.) fıkrası gereğince uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, bu isteklerin reddi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden Orhan"a yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna 154.30 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Asuman"a geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 13.03.2019 (Çrş.)