İş ve çalışma hürriyetinin ihlali - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/8815 Esas 2020/4004 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/8815
Karar No: 2020/4004
Karar Tarihi: 06.02.2020

İş ve çalışma hürriyetinin ihlali - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/8815 Esas 2020/4004 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2019/8815 E.  ,  2020/4004 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : İş ve çalışma hürriyetinin ihlali
    HÜKÜMLER : Düşme

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    1) İş ve çalışma hürriyeti, bireyin gelir elde etmek amacıyla, mal ve hizmet üreterek, serbestçe çalışma, sözleşme yapma ve teşebbüs kurma hakkı olarak tanımlanmaktadır. TCK"nın 117/1. maddesinde düzenlenen iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçu ile korunan hukuki yarar, bireyin her türlü baskıdan uzak, üçüncü kişilerin olumsuz müdahalelerine uğramadan serbestçe çalışabilmesidir. İş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçunun oluşabilmesi için, mağdura karşı cebir, tehdit kullanılması ya da bir başka hukuka aykırı bir davranışla, çalışma hürriyetinin ihlal edilmesi gerekir.
    Bu açıklamalar ışığında, mağdurun annesinin işlettiği lokantanın tabelasını, sanık ...’un sahibi olduğu lokantanın yakınına koyması nedeniyle taraflar arasında çıkan tartışmada, sanıkların eyleminin TCK’nın 117/1. maddesinde düzenlenen iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçunu oluşturmadığı anlaşılmakla; sanıkların mağdura yönelttiği sözler yönünden mağdurun aşamalardaki beyanları arasında çelişki olması karşısında, bu çelişki giderildikten sonra hangi beyana itibar edildiği açıklanarak, sanıkların eylemlerinin TCK"nın 106/2-c maddesine uyan tehdit suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılıp sonucuna göre sanıkların hukuksal durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle sanıklar hakkında yazılı şekilde karar verilmesi,
    2) Kabule göre ise,
    a) Sanıklar hakkında tehdit suçundan kamu davası açıldığı, ancak yapılan yargılama neticesinde sanıkların eyleminin iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçu olarak kabulü karşısında; iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçunun birden çok kişi tarafından birlikte işlenmesi halinde TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanması nedeniyle suçun, kovuşturulmasının şikayete bağlı olmayacağı gözetilmeden, şikayetten vazgeçme nedeniyle sanıklar hakkında düşme kararı verilmesi,
    b) Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde yürürlüğe giren, 7188 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile değişik CMK"nın 253. maddesi uyarınca, temyiz incelemesine konu ve TCK’nın 117/1, 119/1-c maddesinde tanımı yapılan iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçunun uzlaşma kapsamına alınması karşısında, 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre gereğince iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçundan uzlaştırma işlemleri yerine getirilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.