Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/1129 Esas 2020/3271 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1129
Karar No: 2020/3271
Karar Tarihi: 01.07.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2018/1129 Esas 2020/3271 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının adına tescilli olan arsanın 2510 sayılı İskan Kanunu hükümlerine göre bina yapılması amacıyla tescil edildiğini ancak bu süreçte taşınmazın kullanılmadığını ve amacına uygun kullanılmadığını ileri sürerek tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tescil edilmesini talep etmiştir. Davalı ise taşınmaza ev yapamadığını, ancak temel inşaatına başladığını belirterek talebin reddini savunmuştur. Mahkeme, taşınmazın kullanılmamasının terk iradesinin varlığını göstermeyeceği ve 2510 sayılı kanunun 30. maddesinde geri alım hakkı ile ilgili bir düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Yargıtay ise mülga 2510 sayılı yasaya göre hak sahibi olanların hak sahipliklerinin herhangi bir koşul aranmaksızın devam edeceği hükmüne yer veren 6495 sayılı kanun ile dosyadaki delillere dayanarak davanın reddinin doğru olduğuna karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- 2510 sayılı İskan Kanunu
- 5543 sayılı İskan Kanunu
- 6495 sayılı Kanun (geçici 7/3. madde)
1. Hukuk Dairesi         2018/1129 E.  ,  2020/3271 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, ... ada ... parsel sayılı arsa niteliğindeki taşınmazın 2510 sayılı İskan Kanunu hükümlerine göre bina yapılması amacıyla davalı adına tescil edildiğini, tescil tarihinden bu yana taşınmazın boş bırakıldığını, 2510 sayılı yasa gereği 10 yıllık takyidat süresi sonunda üzerinde tasarruf yapılmayan ya da amacı dışında kullanılan taşınmazlar için geri alım hakkı doğacağını ileri sürerek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, durumu olmadığından taşınmaza ev yapamadığını, ancak temel inşaatına başladığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, mülkiyet hakkının üstün olduğu, şerhin 10 yıl süreli olup sınırlı etki doğurduğu, 2510 sayılı kanunun 30. maddesinde on yıl süre ile tasarruf edilmeyen yada amacına uygun kullanılmayan taşınmazların geri alım hakkı doğuracağına yönelik bir düzenleme bulunmadığı, salt taşınmazın kullanılmamasının terk iradesinin varlığını göstermeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    -KARAR-
    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle 12.07.2013 tarihinde kabul edilen 6495 sayılı kanun ile 5543 sayılı İskan Kanununa eklenen geçici 7/3 . fıkrasında Mülga 2510 sayılı yasaya göre hak sahibi olanların hak sahiplikleri herhangi bir koşul aranmaksızın bu kanuna göre devam eder hükmüne yer verilmek suretiyle yürürlükten kalkan 2510 sayılı Kanun döneminde hak sahibi olanların hak sahiplerinin herhangi bir koşul aranmadan devam edeceği vurgulanmış olup, davanın reddedilmesi bu gerekçeyle ve sonucu itibariyle doğrudur. Davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince davacıdan harç alınmasına yer olmadığına
    01.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.