10. Hukuk Dairesi 2013/5463 E. , 2014/1752 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı, davalı ... avukatları ile davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, davalı Kurum vekili ve davalı ..."nun temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-)Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Hüküm İş Mahkemesi tarafından verilmiştir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 8. maddesi hükmüne göre, iş mahkemelerinden verilmiş bulunan nihai kararların 8 gün içinde temyiz olunması gerekir.
Olayda hüküm 14.3.2012 tarihinde ise temyiz eden davalı vekiline yöntemince tebliğ edilmiş, temyiz ise 21.05.2013 tarihli dilekçe ile vuku bulmuştur. İş mahkemelerinden verilen kararlara karşı katılma yoluyla temyiz olanağı bulunmadığı da gözetildiğinde, şu duruma göre davada 8 günlük temyiz süresi geçtiğinden, 01.06.1990 gün ve 1989/3 E. 1990/4 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı da göz önünde tutularak davalı vekilinin temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden REDDİNE,
2-)Davacı Kurum vekilinin ve davalı ..."nun temyiz itirazlarına gelince;
Dava iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir ve cenaze yardımı nedeniyle uğranılan Kurum zararının davalı işveren şirket için 506 sayılı yasanın 26. maddesi uyarınca davalılardan teselsüle dayalı olarak tahsili istemine ilişkindir.Tarafların kusur oran ve aidiyetleri konusunda alınan kusur raporunda; davalı işverenin % 45, şantiye şefi İbrahim"in % 5, davalı kamyon sürücüsü olan Mustafa"nın % 40 ve ölen sigortalının % 10 kusurlu kabul edilerek talep oranı olan % 87,5 ile bağlı karar verilmiştir.
Davalılar toplam %90 oranına isabet eden 13.434,59 TL ile sınırlı sorumlu olup, HMK md. 26 maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesi gereğince, bu tutarla sınırlı karar vermek gerekirken, talep oranı esas alınarak eksik rücu alacağının hüküm altına alınmış olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesinde yer alan 1086 sayılı Kanunun temyize dair hükümlerinin uygulanmasının gerektiğine ilişkin düzenleme gereğince) Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ:Hükmün fıkrasının silinerek, yerine, “Davacının davasının kısmen KABULÜ ile 1-)13.434,59 TL gelirin onay tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, cenaze gideri yönünden talebin reddine 2-)Kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine 1.612,15 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 3-)Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 798,01 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, 4-)Bu dava nedeniyle yapılan 2076 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 5-)Davalı ... kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ..."e göre hesaplanan 78,80 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine "" yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan ... ve ..."dan alınmasına, 30.1.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.