Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/24713 Esas 2014/19828 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davada ... 4. Tüketici Mahkemesi ve ... 10. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Dava, ... takibine konu bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile bononun iptali istemine ilişkindir.
Tüketici Mahkemesi"nce; davacı ile davalı arasında muhasebe hizmeti almaya yönelik satış sözleşmesi yapıldığı, davacının 4077 sayılı yasa kapsamında tüketici olmayıp dava konusu hizmeti mesleki amaçla satın aldığı ve uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Asliye Hukuk Mahkemesi ise; davacının davalıya göre tüketici konumunda bulunduğu ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa uyarınca çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Somut uyuşmazlıkta davacı, muhasebe ve finans okulu eğitimi konusunda hizmet satın almak üzere davalı ile hizmet amaçlı tüketici satış sözleşmesi imzaladığını, taraflar arasındaki sözleşmenin tüketici sözleşmesi olması nedeniyle ... takibine konu bononun nama yazılı olarak düzenlenmesi gerekirken emre yazılı olarak düzenlendiğini ve bu sebeple geçersiz olduğunu, davalı tarafın sunduğu hizmetten verilen taahhüde uygun olarak yararlanamadığını ve sunulan hizmetin ayıplı olduğunu ileri sürerek takibe konu senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve senedin iptalini talep etmiştir. Taraflar arasında muhasebe ve finans eğitimi hizmeti için sözleşme yapıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. 4077 sayılı yasada tanımlanan anlamda davacı, bir hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçla kullanan ve ondan yararlanan tüketici; davalı ise ticari faaliyeti kapsamında tüketiciye hizmet sunan tüzel kişidir. Bu nedenlerle, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunan uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK."nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 4.Tüketici Mahkemesi"nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 29.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.