4. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4530 Karar No: 2018/559 Karar Tarihi: 05.02.2018
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/4530 Esas 2018/559 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı tarafından kasten yaralama eylemi nedeniyle haksız eylemden kaynaklanan manevi tazminat istenmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve davacı lehine 3.500 Türk lirası manevi tazminata hükmedilmiştir. Dairede yapılan inceleme sonucunda, kararın yasaya uygun olduğu ve delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle tüm temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır. Kanun maddesi olarak ise; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 56. maddesi hükmüne değinilerek hakimlerin bedensel bütünlüğün zedelenmesi durumunda manevi tazminat ödemesi yapabileceği belirtilmiştir.
4. Hukuk Dairesi 2016/4530 E. , 2018/559 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 16/03/2015 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama eylemi nedeniyle haksız eylemden kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/12/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili Avukat ... ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının 35,90 TL"sinin davacıya, 240,00 TL"sinin de davalıya yükletilmesine, peşin alınan harçların bundan mahsubuna 05/02/2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY YAZISI Dava yaralama nedeniyle haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davacı lehine 3.500 Türk lirası manevi tazminata hükmedilmesine ilişkin karar Dairemiz çoğunluğunca onanmıştır.Davacı ile davalı kardeş olup, olay günü davalının yumruk atması sonucu davacının burnunda çökme kırığı oluştuğu, kırığın hayati fonksiyonlara etkisinin ikinci derecede olduğu ve bu fiili nedeniyle mahkumiyetine karar verildiği dosya kapsamı ile sabittir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 56. maddesi "Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir." hükmünü içermektedir. Hüküm altına alınacak olan manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı Yargıtay içtihadı birleştirme kararının gerekçesinde manevi tazminatın miktarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir.Somut olayda; olay tarihi, olayın oluş şekli, tarafların kardeş olmaları ve özellikle davacının vücudunda kırık olacak şekilde yaralanmış bulunması dikkate alındığında, davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğu, daha üst düzeyde bir tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerektiği düşüncesinde olduğumdan, sayın çoğunluğun onama kararına katılmıyorum. 05/02/2018