17. Ceza Dairesi 2017/2878 E. , 2019/720 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanıklar ... ve ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Doğrudan tayin edilen adli para cezalarının miktarları itibarıyla hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ve 14.04.2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a 6217 sayılı Yasa ile eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından, sanıklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak ayrı ayrı REDDİNE,
II-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçları ile sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Sanık ..."ın soy isminin yanlış yazılmış olması, mahallinde giderilebilir maddi hata olarak kabul edildiğinden; hak yoksunluklarına hükmedilirken yanılgılı hüküm kurulmuş ise de, mahkumiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde resen ve doğru olarak, TCK"nun 53. maddesinin 1 ila 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden ve Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nun 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, kararın dayandığı gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanıklar ..., ... ve ... müdafiilerinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
III-Sanık ... hakkında başkasına ait kimlik bilgilerini kullanma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
1-Sanığın, hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla kendisini olarak tanıtması karşısında, "ın gerçek kişi olup olmadığı araştırılarak; gerçek kişi olması halinde TCK"nun 268. maddesi yollamasıyla 267/1. maddesine uyan iftira, hayali kişi olması halinde ise aynı Kanun"un 206/1. maddesinde düzenlenen yalan beyanda bulunma suçunun oluşacağı, sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nun 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan, aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması ve yine T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 16.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.