Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/1385 Esas 2019/4050 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacılar vekili; müvekkillerinin davalı kooperatifin üyeleri olduğunu, davalı kooperatif tarafından aidat ödenmediği gerekçesiyle gönderilen ihtarnameler sonrası 31/03/2015 tarihli Yönetim Kurulu Kararı ile müvekkillerinin üyeliklerinin düşürülmesine oy birliği ile karar verildiğini, 17/01/2016 tarihli 2015 yılı olağan genel kurulun 6. maddesinde alınan kararla yönetim kurulu kararının genel kurulca mevcudun oy birliği ile kabul edildiğini, müvekkillerinin bu şekilde üyeliklerine son verilmesinin haksız olduğunu, gönderilen ihtarnamelerde istenilen aidatların hangi aylara ait olduğunun bildirilmediğini, şekil şartlarının oluşmadığını ileri sürerek 17/01/2016 tarihli genel kurul ihraç kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davacıların 2006 yılından itibaren kooperatif üyesi oldukları halde gönderilen ihtarnamelerde verilen yasal süreye rağmen mali yükümlülüklerin yerine getirilmediği, ihtarnamelerin esas ve şekil yönünden yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; davacılar vekilinin istinaf yoluna başvurması üzerine, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 09.05.2018 tarih 2018/622 E.-664 K. sayılı ilamı ile, davacıların davalarının ayrı ayrı reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Kararı davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkin olup ihraç kararının iptali davalarında ihraca dayanak yapılan ihtarnamelerin açık olması, ödenecek borcun ne kadar olduğu, hangi üyelikle ilgili olduğu hususlarında herhangi bir tereddüte yer vermeyecek şekilde açık olması gerekmektedir.
6098 sayılı TBK 88 ve 120. maddeleri uyarınca kanuni faizin 2 katından fazla temerrüt faizine hükmedilemez.
Davacı üyeler hakkındaki ihraç kararlarına dayanak teşkil eden her iki ihtarnamede, atıf yapılan bilirkişi raporları doğrultusunda aidat borcu yanında genel kurullarda alınan kararlar gereği, 6098 Sayılı TBK"nın 88. ve 120. maddesi hükümlerine aykırı olarak hesap edilen faiz borcu da talep edilmiştir.
Dosyada örnekleri bulunan birinci ve ikinci ihtarnamelerde yukarıda belirtilen şekilde açıklık bulunmadığı, davacıların gerçek borcunu yansıtmadığı bu nedenle ihraç kararına dayanak yapılamayacağı anlaşılmaktadır.
Usulüne uygun olmayan ihtarnameler dayanak yapılarak ihraç kararı verilemeyeceğinden ihraç kararının iptaline ilişkin davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, kararın bölge adliye mahkemesine gönderilmesine peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 03.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.