Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/9157 Esas 2018/300 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... köyü, 1661 parsel sayılı, 1.762,00 m2 yüzölçümlü, tarla nitelikli taşınmaz tapuda...ve ... adına kayıtlıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde,... köyü, 1661 parsel sayılı taşınmazın tapuda müvekkili adına 1/2 hisse ile kayıtlı olduğunu, taşınmazın yapılan kadastro işlemleri sonucunca komisyonca orman olarak tespit edildiğini belirterek müvekkiline ait tapulu taşınmazla ilgili yapılan tespitin iptalini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddi ile dava konusu taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1971 yılında seri bazında yapılarak 18.08.1972 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman kadastrosu ve 2013 yılında kesinleşen evvelce kadastrosu yapılmamış yerlerin kadastrosu ile 6831 sayılı Kanunun değişik 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Genel arazi kadastro işlemi ise 1965 yılında yapılarak kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına ve toplanan delillere göre dava orman kadastrosuna itiraz niteliğinde olup çekişmeli taşınmaz 1972 yılında kesinleşen orman kadastrosu sınırları içerisinde kaldığı gibi 2013 yılında yapılan evvelce kadastrosu yapılmamış yerlerin kadastrosu sırasında da herhangi bir işleme tabi tutulmamıştır. Bu hâli ile dava konusu taşınmazın kesinleşen orman kadastrosu sınırları içerisinde kaldığı ve öncesi itibarıyla da orman sayılan yerlerden olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, orman kadastrosuna itiraz davalarında sadece davanın reddine karar vermekle yetinilmesi gerekirken mahkemece hükümde davacının davasının reddine karar vermekle birlikte “Dava konusu Uşak ili, merkez Karaağaç köyünde kain 1661 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline,” ilişkin karar verilmiş olması doğru değil ise de belirtilen bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün birinci bendinde yer alan “Dava konusu Uşak ili, merkez Karaağaç köyünde kain 1661 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline,” ibaresinin hükümden çıkarılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA temyiz harcının istek halinde iadesine 18/01/2018 günü oy birliği ile karar verildi.Başkan