23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/5138 Karar No: 2019/4065 Karar Tarihi: 07.10.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/5138 Esas 2019/4065 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2016/5138 E. , 2019/4065 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki haksız işgal tazminatı davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı asil ... ve vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ..."nin gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, taraflar arasında 05.04.2007 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalının müvekkiline devretmesi gereken 10 nolu dubleks dairenin tapu devrini yapmadığı gibi fiilen işgal ederek 3. Kişilere kiraya verdiğini, davalının hakkı olmadığı halde 2009 yılından beri müvekkiline ait taşınmazda kira geliri elde etmek olduğunu, müvekkili tarafından davalı uhdesinde bulunan devredilmeyen 140/694 hissenin tapu iptali ve tescilinin dava edildiğini, davanın derdest olup müvekkilinin kira gelirlerine ilişkin haklarının saklı tutulduğunu ileri sürerek anılı taşınmazın zilyetliğinin müvekkiline teslimin sağlanılması ile şimdilik 181.450 TL ecrimisil bedelinin faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının sözleşmeye aykırı davranışı sebebiyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 10.11.2008 tarihli ihtarname ile feshedildiğini, ardından da müvekkili tarafından zararın tazmini için dava açıldığını bu nedenle davacının taraf olma sıfatının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu 10 no.lu bağımsız bölümün tapuda davalı adına kayıtlı olup, davacı tarafça açılan tapu iptali-tescil davasının derdest olduğu her ne kadar davacı tarafından zilyetliğin teslimi ve ecrimisil talep edilmiş ise de her iki talebin de mülkiyet hakkına binaen ileri sürülebileceği, davacının 10 nolu bağımsız bölümün tapu kayıt maliki olmadığından gerek zilyetlik teslimini gerekse ecrimisil talep etmesinin mümkün olmadığı, her davanın açıldığı tarihteki durum ve şartlara göre değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı talepleri, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre davacı yükleniciye özgülenen taşınmazdan kaynaklanmakta olup, davadaki taleplerin dayanağını oluşturan 10 no.lu bağımsız bölümün mülkiyet hakkının tespiti açısından davacı yüklenici tarafından Gaziosmanpaşa 2. AHM"nin 2013/76 Esas sayılı dosyasında tapu iptali tescil davası açıldığı anlaşılmaktadır. Eldeki davadaki talepler mülkiyet hakkını da ilgilendirdiğinden mahkemece, tapu iptali ve tescil istemli dava bu dava açısından bekletici mesele yapılarak, oluşacak uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacı yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.