Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/5597 Esas 2019/11957 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5597
Karar No: 2019/11957
Karar Tarihi: 24.12.2019

Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2017/5597 Esas 2019/11957 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında görevi kötüye kullanma suçundan açılan davanın suç tarihi 2004 olarak kabul edilmiştir. Suçun zamanaşımı süreleri, TCK'nın 240. maddesi ile belirlenmiştir ve bu kapsamda ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuş ve sanık hakkındaki kamu davası zamanaşımı nedeniyle düşmüştür.
Kanun maddeleri:
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 240. maddesi (görevi kötüye kullanma suçu ve cezası)
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4. maddesi (asli dava zamanaşımı süresi)
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 104/2. maddesi (ilaveli dava zamanaşımı süresi)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi (zamanaşımı kuralları)
- 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 8/1. maddesi (zamanaşımı süreleri)
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi (dava zamanaşımı halleri)
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi (kararın bozulması)
5. Ceza Dairesi         2017/5597 E.  ,  2019/11957 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın üzerine atılı görevi kötüye kullanma suçunun suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK"nın 240. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırına göre aynı Kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirtilen 5 yıllık asli ve 7 yıl 6 aylık ilaveli dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, dava konusu somut olayda suç teşkil eden eylemin 2004 yılında meydana geldiği, kesin olarak saptanamaması nedeniyle suç tarihinin sanık lehine değerlendirme yapılarak 01/01/2004 olarak kabul edilmesi gerektiği ve belirtilen tarih ile inceleme günü arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından hükmün 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE 24/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.