13. Ceza Dairesi Esas No: 2018/9211 Karar No: 2019/1696 Karar Tarihi: 07.02.2019
Hırsızlık - konut dokunulmazlığı ihlal - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/9211 Esas 2019/1696 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığı ihlali suçlarından mahkumiyet kararı verilmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda hırsızlık suçundan kurulan hüküm onanırken, konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün adli para cezasına çevrilmesi sonucu tayin edilen fazla ceza nedeniyle bozulması gerektiği belirtilmiştir. Bu kararda ise 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ve 116/1. maddesi, 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ve Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/3. maddesi detaylı bir şekilde yer almaktadır. Bu kanun maddeleriyle ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da dikkate alınmıştır.
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 23/08/2014 olan suç tarihinin karar başlığında yanlış gösterilmesi mahallinde giderilebilir yazım hatası kabul edilmiştir. I-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; sanığın temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II-Sanık hakkında konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; 28.06.2014 tarihinde 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/3. maddesi ile “hükümlü adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet Savcısının kararı ile kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verileceği, buna uymaması halinde kalan kısmın tamamının açık ceza infaz kurumunda yerine getirileceği” düzenlemesi getirildiği halde, anılan düzenleme dikkate alınmaksızın ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine karar verilmiş ise de, belirtilen bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; sanığın üzerine atılı suçu işlediğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanık hakkında hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK’nın 116/1. maddesi gereğince hükmedilen 6 ay hapis cezasının, adli para cezasına çevrilmesi sonucu sonuç cezanın 3.600 TL adli para cezası yerine 5.400 TL adli para cezası olarak belirlenmek suretiyle fazla ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ün temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak,hüküm fıkrasından “5.400 TL adli para cezasına çevrilmesine” ibaresinin çıkarılarak, yerine “3.600 TL adli para cezası” ibaresinin yazılması ile sonuç cezanın “3.600 TL adli para cezası” olarak belirlenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.