15. Ceza Dairesi 2017/11029 E. , 2020/42 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- Her iki sanık hakkında; nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat,
2- Her iki sanık hakkında; resmi belgede sahtecilik suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler ile resmi belgede sahtecilik suçundan sanıklar hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklardan ..."ın sahibi ve yetkilisi ..."ın ise finans işlerinden sorumlu olduğu ... İnşaat San. Tic. Ltd. Şti.’nin katılanların yetkilisi bulunduğu ...Sanayi Ticaret AŞ."den 361 ton 400 kilogram demir almaya karar verdikleri, sanıklardan..."ın kendi elyazısıyla hazırlamış olduğu 30/04/2010 tarihli ve 464.000-TL miktarlı çeki vermek suretiyle bahsi geçen miktarda demirin sanıklara ait inşaat alanına gönderildiği, bahse konu çekin katılanlar tarafından bankaya ibrazında keşideci imzasının benzememesi nedeniyle ödeme yapılmadığı, bu şekilde sanıkların nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edilen olayda;
1- Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
5271 Sayılı CMK"nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 Sayılı CMK"nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran katılan kurum vekilinin haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, TEVDİİNE,
2- Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerine karşı yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Her ne kadar sanıklar savunmalarında; keşideci imzasının kendilerine ait olmadığını, suça konu çeki satın aldıkları demir karşılığında teminat olarak boş bir şekilde verildiğini belirtmişlerse de; katılanların beyanlarında; ... İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. ile aralarında suç tarihinde önce de ticari ilişki bulunduğunu, teslim ettikleri demir ürünü akabinde fatura tanzim ettiklerini, demirin teslimi yapıldıktan sonra bu çek tanık ... tarafından alındığını ifade etmeleri, tanık ...’ın da ...Sanayi ve Tic. A. Ş satış personeli olarak çalıştığını, 361 ton 400 kg. demir sipariş edilmesinden sonra, sipariş onayıyla birlikte çekle alış veriş yapacağının bildirildiğini, bu nedenle çeki almak için ..."ya gittiğini, ..."da çeki sanık ..."tan teslim aldığını, bunun üzerine demir sevkiyatı yapıldığını ifade etmesi, alınan bilirkişi raporlarında; incelemeye konu çekteki keşideci imzasının sanıkların, katılanların ve tanığın eli ürünü olmadığı, düzenleme ile ilgili el yazılarının sanık ..."ın eli ürünü olduğu yönünde görüş ve kanaatlerinin bildirilmesi, demir alışverişine ilişkin faturalar ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında teslim edilen demir malzemesinin bedelinin çek ile ödeneceğinin baştan kararlaştırıldığı, böylece önceden doğan borç hükümlerinin olayda uygulamasının sözkonusu olamayacağı dikkate alınmaksızın, sanıkların üzerine atılı dolandırıcılık suçundan mahkumiyetleri yerine, yazılı şekilde beraat hükümlerinin tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 13/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.