13. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/18996 Karar No: 2012/2629
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2011/18996 Esas 2012/2629 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı elektrik şirketi tarafından davacı Tüketici adına düzenlenen faturanın okuma hatasından kaynaklandığı, dolayısıyla 7735,00 TL'nin davacı tarafından ödenmesi gerekmeyeceği belirtilmiştir. Mahkeme, davacının kısmen haklı olduğuna kanaat getirerek davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak davalı tarafından yapılan temyiz başvurusunun ardından görüşülen Yargıtay heyeti, davacı ve davalının arasındaki uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi'nde görüleceğini belirtmiş ve görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Davalının diğer temyiz itirazları incelenmemiştir. Kanun maddelerine gelince, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un amacını açıklayan 1. madde ve kapsamını belirleyen 2. maddeye, mal ve hizmet satışına ilişkin hukuki işlemlerin yasal düzenleme kapsamında kalmasını tanımlayan 23. maddesine atıfta bulunulmuştur.
(Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi 2011/18996 E. , 2012/2629 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR Davacı murisi ... Gem adına kayıtlı 1777 abone numaralı sayaca kaçak elektrik kullanımı nedeni ile 7735,00 TL fatura düzenlendiğini ancak bunun davalı kurum memurlarınca yapılan okuma hatasından kaynaklandığını borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Somut olay değerlendirildiğinde davacı Tüketici ile davalı hizmet veren kurum arasında abonelik sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak sözkonusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ : Birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 10.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.