Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/13509 Esas 2018/3866 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13509
Karar No: 2018/3866
Karar Tarihi: 29.03.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/13509 Esas 2018/3866 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı kurum ile aralarında hizmet alımı sözleşmesi olduğunu ve tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini iddia ederek, davalının kesinti yaparak ödeme yaptığını ve bu durumun yasaya aykırı olduğunu belirterek dava açmıştır. Mahkeme, davacı ile davalı arasındaki sözleşmenin idari nitelikte olduğunu ve bu sebeple uyuşmazlıkların idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar vermiştir. Ancak, Mahkeme bu şekilde karar vermesi usul ve yasaya aykırıdır çünkü sözleşme imzalandıktan sonra oluşan tüm ihtilaflar özel hukuk alanını ilgilendirir ve dolayısıyla uyuşmazlıkların çözümünde adli yargı mahkemeleri görevlidir. Bu sebeple, Mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, davada bahsedilen kanun madde no: 5510 Sayılı Yasanın 81.maddesi olarak belirtilmiş ve bu yapının idari nitelikte olduğu gerekçesiyle usulden reddedilmesi ise CMK'nın 91/3 maddesi ile HMK'nın 1/1 maddesi ile oluşan bir durumdur.
13. Hukuk Dairesi         2016/13509 E.  ,  2018/3866 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, davalı kurum ile aralarında hizmet alımı sözleşmesi düzenlendiğini, üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, 5510 Sayılı Yasanın 81.maddesi gereğince hakedişlerinden kesinti yapılması mümkün olmamasına rağmen davalının tahakkuk eden hakedişlerinden % 5 oranındaki ... yardımını keserek ödeme yaptığını, bunun yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL’nin kesinti tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, yapılan kesintilerin yasaya ve tebliğlere uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşmenin idari nitelikte olduğu ve bu sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıkların idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı davalıya ait kurumda hizmet verdiğini, 5510 Sayılı Yasanın 81.maddesi uyarınca ... tarafından ödenen % 5 pirime ilişkin ödemenin hakedişinden kesildiğini belirterek eldeki davayı açmıştır. Hemen belirtmek gerekir ki; davacı ile davalı kurum arasında hizmet alımına ilişkin sözleşme akdedilmiş olup, sözleşmenin imzalanması ile birlikte taraflar arasındaki ilişki özel hukuk alanında sonuçlar doğurmaya başlamıştır. Bu itibarla sözleşmenin imzalanmasından sonraki tüm aşamalar ve ihtilaflar özel hukuk alanını ilgilendirmekte olup, dolayısıyla uyuşmazlıkların çözümünde de görevli mahkeme adli yargı mahkemeleridir. Bir başka anlatımla sözleşmenin imzalanması aşamasına kadar olan ihtilaflar idari yargının, sözleşmenin imzalanmasından sonraki ihtilaflar ise adli yargının görev alanına girmektedir. Bu itibarla mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi zorunludur. Mahkemenin değinilen bu yönü gözardı ederek yazılı şekilde görevsizlik kararı vermesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.