20. Hukuk Dairesi 2013/5518 E. , 2013/10249 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili 17/08/2012 tarihli dilekçesi ile; .... İlçesi, 7873 ve 7876 parsel sayılı taşınmazların 1472 sayılı parselden ifrazla oluştuğu, mülkiyeti vakfa ait olan 1472 sayılı parselin (kök kayıt) tapulama sırasında 27.07.1959 tarihli tapulama tutanağı ile ... adına mera vasfı ile tesbit edildiğini, ancak, taşınmazların davacı vakfa ait 07.04.1944 tarih ve 25 sırada kayıtlı tapu kaydı kapsamında kalıp vakfın mülkiyetinde olması nedeni ile tapu iptali ve tescil istemi ile dava açıldığını, yapılan yargılama sonucunda ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1982/180 E.- 1983/267 K. sayılı kararı ile taşınmazın Hazine adına olan kaydının iptali ile vakıf adına tesciline karar verildiği ve Yargıtay denetiminden geçerek taşınmazın tapuda vakıf adına tescil olduğunu, daha sonra Orman Yönetiminin kesinleşmiş tahdit içinde kaldığı iddiasıyla açtığı davada .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/562-685 sayılı kararı ile vakıf adına olan tapusunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verildiğini, infaz kabiliyeti bulunmayan kararın 29.09.2004 tarihli tavzih kararı ile infaz edildiğini ve 7873 ile 7876 sayılı parsellerin ... adına orman vasfı ile tescil edildiğini, bu suretle bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra aynı taşınmaza ilişkin öncekine aykırı bir hüküm verilip bu hükmünde kesinleştiğini, bu durumun dahi yargılamanın iadesi nedeni iken diğer taraftan Çevre ve Orman Bakanlığının (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) 2007 tarihli müfettiş raporlarında, taşınmazların bulunduğu yörede 1986-1987 tarihinde yapılan aplikasyonların hatalı yapıldığının bildirildiğini ileri sürerek, yargılamanın iadesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, yargılamanın iadesi istenilen 1995/562-685 sayılı kararın 02.07.1997 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme tarihi ile dava tarihi arasında 10 yıllık sürenin geçtiği, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 379. maddesi gereğince davanın mesmu olmaması nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkindir.
HMK. m.377 hükmü uyarınca, bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci davada, öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması halinde, yargılamanın yenilenmesini isteme süresi ilâma ilişkin zamanaşımı süresi kadardır; yani on yıldır (6098 s TBK m.156/2; Mülga 818 s. BK.m 135/2; 2004 s.İİK m.39/1). On yıllık süre, ikinci hükmün kesinleştiği tarihten itibaren başlar.
Dava, Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunun 445/I, 10. ( H.M.K. 375/I) maddesine dayalı olarak açılan yargılamanın yenilenmesi isteğine ilişkindir. Anılan madde uyarınca, tarafları ve sebebi ve konusu aynı olan dava hakkında birbirine aykırı iki kesin hükmün bulunması yargılamanın yenilenmesi nedeni olarak kabul edilmiştir. H.U.M.K.nun 445/I, 10.(H.M.K.375/I) maddesine göre yargılamanın yenilenmesi için başvuru süresi, Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunun 447/II.( H.M.K.377/2) maddesine göre talebin bağlı olduğu zamanaşımı süresi kadardır ve Borçlar Kanununun 135/II’ye göre 10 yıldır. Bu süre
ikinci hükmün kesinleşmesinden itibaren işlemeye başlayacaktır. Ancak, taşınmazlara ilişkin ayni haklar zamanaşımına uğramadığından, konusu bir gayrimenkule ilişkin ayni hak olan birbirine aykırı iki hüküm bulunması halinde, ikinci hükmün iptali için her zaman yargılamanın yenilenmesi yoluna başvuru olanağı vardır. Mahkemece, davanın taşınmaz üzerindeki ayni hakka (mülkiyet) ilişkin olduğu gözetilerek işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/11/2013 günü oy birliği ile karar verildi.