Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2011/15802 Esas 2012/460 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/15802
Karar No: 2012/460
Karar Tarihi: 18.01.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2011/15802 Esas 2012/460 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2011/15802 E.  ,  2012/460 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.07.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.07.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    _K A R A R_

    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve kal istemleriyle açılmıştır.
    Davalılar savunmada bulunmamışlardır.
    Mahkemece dava, kabul edilmiştir.
    Hükmü davalılar temyiz etmişlerdir.
    6100 sayılı HMK’nun “hukuki dinlenme hakkı” başlıklı 27. maddesine göre hakimin tarafları, müdahilleri ve yargılamanın diğer ilgililerini kendi haklarıyla bağlantılı olarak dinlemesi, savunma ve delillerini tespit etmesi zorunludur. Bu koşulun yerine getirilmesi için yargılama aşamasında sözü edilen ilgililere yöntemince davetiye gönderilmesi gerekmektedir. İlgililere gönderilecek davetiyenin biçimi ise 7201 sayılı Tebligat Kanununda ve bununla bağlantılı olan tüzükte gösterilmiştir.
    7201 sayılı Tebligat Kanununun 3099 sayılı kanun ile değişiklikten önceki 21. ve tüzüğün 28. maddeleri uyarınca bir tarafın bildirilen adreste bulunmaması halinde tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini komşu, yönetici, kapıcı, muhtar,ihtiyar kurulu, zabıta amir ve memurlarından tahkik etmesi, beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp imzalatması, imzadan kaçınmaları halinde bu durumu belirleyerek kendisinin imzalaması gerekir. Somut uyuşmazlıkta ise tebligat parçalarının gösterilen yönteme uygun biçimde düzenlenmediği, dolayısıyla davalıların hukuki dinlenme hakkının ihlal edilerek yargılamaya devam edildiği anlaşılmaktadır.
    Yargılamanın yukarıda vurgulanan biçimde sonuçlandırılmış olması doğru olmadığından karar bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 18.01.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.


















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.