Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/52706 Esas 2014/3112 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/52706
Karar No: 2014/3112
Karar Tarihi: 04.02.2014

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/52706 Esas 2014/3112 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2011/52706 E.  ,  2014/3112 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ELBİSTAN 1. ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
    TARİHİ : 16/11/2011
    NUMARASI : 2010/137-2011/839
    DAVA :Davacı, kıdem tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı isteminin özeti:
    Davacı vekili; müvekkilinin, davalı belediyede nezdinde çalışmakta iken emekli olduğunu ancak hak etmiş olduğu kıdem tazminatının kendisine ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    B)Davalı cevabının özeti:
    Davalı vekili; davacının 1984 yılında belediyede çalışmaya başladığını ve 20.06.2009 tarihinde emekli olduğunu, kıdem tazminatının bir kısmının davacıya ödendiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Ç)Temyiz:
    Karar süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    D)Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Davacı, emeklilik nedeni ile iş akdinin sona erdiğini ve kıdem tazminatının ödenmediğini ileri sürerek talepte bulunmuş; davalı ise 30.07.2009 tarihli anlaşma tutanağı uyarınca davacıya kıdem tazminatı alacağının ödendiğini savunarak ve bir takım belgeler ibraz etmiştir. Mahkemece, davalının yaptığı ödemeler mahsup edilerek bakiye kıdem tazminatı alacağına hükmedilmiştir.
    Davalı vekilinin, hem yargılama hem de temyiz aşamasında sunmuş olduğu belgelerden davacı adına diğer işçilerle birlikte ödemelerde bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı adına yapılan ödemeler toplamının ilk bakışta 30.000 TL olduğu ve ayrıca davacının 14.04.2011 tarihli dilekçe ile belediye başkanlığı nezdindeki bir kısım borçlarının da ödenecek paradan mahsubunu talep edildiği ve talep üzerine mahsup işlemlerinin gerçekleştirildiği görülmektedir.

    1086 sayılı HUMK döneminde açılan davalar yönünden ödeme definin temyiz dahil yargılamanın her aşamasında yapılabileceği kabul edilmiştir. Bu nedenle davacının banka hesabına ödenen miktarlarla belediye başkanlığınca ödenen miktarların detaylı bir şekilde tetkiki ile varsa bakiye kıdem tazminatına hükmedilmesi gerekirken sunulan belgelerin savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında kaldığı gerekçesi ile dikkate alınmaması ve mükerrer ödemeye yol açacak şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
    3- Davacı, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak davasını açmış olup 26.05.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinde talep ettiği 500 TL"lik kıdem tazminatı alacağını miktar yönünden ıslah etmiştir. Islah dilekçesinde faiz talebi olmadığı halde ıslahla artırılan miktarlara faiz yürütülmesi HUMK.nun 74(HMK.26).maddesinde belirtilen taleple bağlılık kuralına aykırı olup, ayrı bir bozma nedenidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan sebepler ile temyiz edilen kararın BOZULMASINA peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04/02/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.