20. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/9038 Karar No: 2013/11072
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/9038 Esas 2013/11072 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalılar vekili, davacı tarafın talebi olmadan hâkim tarafından re'sen ıslah hatırlatılması nedeniyle davacı tarafa yol gösterildiği gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurdu. H.M.K.'nun 176. maddesi gereğince taraflardan her biri, yapmış olduğu usûl işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir ve aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir. Kanunî düzenlemeden de görüldüğü üzere davanın kısmen veya tamamen ıslahı bir taraf işlemi olup, bu hususta hâkim tarafından re'sen bir ara karar verilemez. Bu nedenle hâkim tarafından re'sen verilen \"Davacı tarafın ıslah ile ilgili talebi varsa gerekli işlemleri yerine getirmesine\" şeklindeki ara kararın ve H.M.K.'nun 181. maddesinde düzenelenen bir haftalık sürenin değiştirilmesinin mümkün olmadığı ve kanunen düzenlenen sürenin aşılarak yeniden \"davacı vekiline bilirkişi raporuna göre davasını ıslah ile ilgili işlemleri yapmak üzere iki haftalık kesin süre verilmesine\" şeklinde kurulan ara kararların davacı tarafa yol gösterme niteliğinde olduğu gözetilmeden istemin reddine karar verilmiştir. Ayrıca, hâkim, taraflardan birinin ret talebi üzerine veya kendiliğinden çekilme yönünde görüş bildirirse, ret talebini incelemeye yetkili mercinin, bu çekilmenin kanuna uygun olup olmadığı hakkında H.M.K.'nun 39. maddesi gereğince bir karar vermesi gerektiği halde, davalı vekilinin ret talebi üzerine hâkimce çekilmenin uygun bildirildiğinden merci tarafından bu çekilme konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru değildir. Bu nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek,
20. Hukuk Dairesi 2013/9038 E. , 2013/11072 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sırasında davalılar vekili Av. ... tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur. Red talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasında görülen dava sırasında davalılar vekili tarafından 10.06.2013 havale tarihli dilekçe ile özetle [...08.03.2013 tarihli oturumda, davacı tarafın beyan ve talebi olmamasına rağmen "davacı tarafın ıslah ile ilgili talepleri var ise gerekli işlemleri yerine getirmesine" şeklinde arar karar vermek suretiyle davacı tarafa yol gösterdiği...] gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur. Reddedilen hâkim ...in, "...reddi hâkim sebeplerinin bulunmadığı, ancak, şahsına duyulan güveni ve adalet duygusunu rencide edecek ise davadan çekilmenin uygun olduğu" yönündeki görüşü üzerine dosyayı inceleyen merci tarafından hâkimin reddi isteminin reddine ilişkin verilen karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. İncelenen dosya kapsamına göre, davalılar vekili 10.06.2013 havale tarihli dilekçesi ile, davacı tarafın istem ve talebi olmadan hâkim tarafından re"sen ıslah hatırlatılması nedeniyle davacı tarafa yol gösterildiği gerekçesiyle H.M.K. 36/1-a maddesi gereğince reddi hâkim yoluna başvurmuştur. H.M.K."nun 176. maddesi gereğince taraflardan her biri, yapmış olduğu usûl işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir ve aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir. Kanunî düzenlemeden de görüldüğü üzere davanın kısmen veya tamamen ıslahı bir taraf işlemi olup, bu hususta hâkim tarafından re"sen bir ara karar verilemez. Bu nedenle hâkim tarafından re"sen verilen "Davacı tarafın ıslah ile ilgili talebi varsa gerekli işlemleri yerine getirmesine" ve H.M.K."nun 181. maddesinde düzenelenen bir haftalık sürenin değiştirilmesi aynı Kanunun 90. maddesi uyarınca mümkün değilken kanunen düzenlenen sürenin aşılarak yeniden "davacı vekiline bilirkişi raporuna göre davasını ıslah ile ilgili işlemleri yapmak üzere iki haftalık kesin süre verilmesine" şeklinde kurulan ara kararlar davacı tarafa yol gösterme niteliğinde olduğu gözetilmeden yazılı şekilde istemin reddine karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır. Ayrıca, hâkim, taraflardan birinin ret talebi üzerine veya kendiliğinden çekilme yönünde görüş bildirirse, ret talebini incelemeye yetkili mercinin, bu çekilmenin kanuna uygun olup olmadığı hakkında H.M.K."nun 39. maddesi gereğince bir karar vermesi gerektiği halde, davalı vekilinin ret talebi üzerine 02.07.2013 tarihli yazıda hâkimce çekilmenin uygun bildirildiğinden merci tarafından bu çekilme konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıkalanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 03/12/2013 günü oy birliği ile karar verildi. Başkan