12. Ceza Dairesi Esas No: 2013/17323 Karar No: 2014/13722 Karar Tarihi: 04.06.2014
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2013/17323 Esas 2014/13722 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkum edilmiştir. Temel ceza belirlenirken, failin kastı, suçun işleniş biçimi ve meydana gelen tehlikenin ağırlığı göz önünde bulundurulmalıdır. Ancak, sanığın %252 promil alkollü olması ve yapmış olduğu tehlikenin ağırlığına rağmen hakkaniyete uygun bir ceza verilmemiştir. Ayrıca, yargılama giderleri Devlet Hazinesine yüklenmediği için sanıktan tahsil edilmesi gerektiği yönünde karar verilmiştir. Karar, kanuna aykırıdır ve düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri: TCK 179/3-2, 53/1, 58/7, 61/1, CMK 232/2-c, 324/4, 6352 Sayılı Kanunun 100. maddesi, 5271 Sayılı CMK 321, 322, 6183 Sayılı Kanunun 106. maddesi.
12. Ceza Dairesi 2013/17323 E. , 2014/13722 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç :Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Hüküm :TCK"nın 179/3-2, 53/1, 58/7. maddeleri gereğince mahkûmiyet
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Kasıtlı suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kastı, suçun işleniş biçimi ile meydana gelen tehlikenin ağırlığı nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, 252 promil alkollü sanığın kastının yoğunluğu, almış olduğu alkolün derecesi ve meydana gelen tehlikenin ağırlığı gözetilerek, alt sınır aşılarak hak ve nasafete uygun bir ceza yerine alt sınırdan ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; gerekçeli karar başlığında CMK’nın 232/2-c maddesi uyarınca suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi mahallinde tamamlanabilir eksiklik olarak kabul edilmiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak; 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 Sayılı Kanunun 100. maddesiyle 5271 sayılı CMK"nın 324/4. maddesinde eklenen “Devlete ait yargılama giderlerinin 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106 ncı maddesindeki terkin edilmesi gereken tutarlardan az olması halinde, bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilir.” şeklindeki cümle ile yargılama giderilerinin tahsili bakımından 6183 sayılı Kanunun 106. maddesine atıfta bulunulduğu, anılan maddede “Yapılacak takip sonunda tahsili imkansız veya tahsili için yapılacak giderlerin alacaktan fazla bulunduğu anlaşılan ve 213 sayılı Kanun kapsamına giren amme alacaklarında 10 Türk Lirasına (10 Türk Lirası dahil), diğer amme alacaklarında 20 Türk Lirasına (20 Türk Lirası dahil) kadar amme alacakları, amme idarelerinde terkin yetkisini haiz olanlar tarafından tahsil zamanaşımı süresi beklenilmeksizin terkin olunabilir. Bakanlar Kurulu, bu tutarları topluca veya ayrı ayrı on katına kadar artırmaya yetkilidir” düzenlemesine yer verildiği, incelemeye konu dosyada yargılama giderlerinin 8 TL olduğu ve CMK"nın 324/4. maddesi uyarınca bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, sanıktan tahsiline karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün 3. bendinin 8. alt paragrafında yer alan “sanıktan tahsil edilerek hazineye irad kaydına” ibaresinin çıkarılarak yerine “CMK"nın 324/4. maddesi gereğince hazine üzerinde bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.