17. Hukuk Dairesi 2014/6426 E. , 2015/13530 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, davacının davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigorta şirketi bulunduğu aracın tek taraflı trafik kazası yaptığını, araç içinde yolcu olarak bulunan müvekkilin yaralandığını, kazada topuğu parçalanan davacının ameliyat olduğunu, davacıda kalıcı sakatlık oluştuğunu, davacının kaza öncesi güzellik uzmanı olarak aylık 2.500,00-3.000,00 TL kazanç elde ettiğini, başkasının yardımı olmadan hayatını sürdüremez hale geldiğini, kaza öncesi tempoda çalışmasının mümkün olmadığını, sağlık giderlerinin de olduğunu belirterek 4.000,00 TL maddi tazminatın 30.04.2012 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, 50.000,00 TL manevi tazminatın ... Sigorta A.Ş. haricindeki diğer davalılardan 30.04.2012 kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili, 17.07.2013 tarihli celsede davalı ... şirketi tarafından 77.177,86 TL ödeme yapılması nedeniyle maddi tazminat talebi yönünden diğer davalılarda dahil olmak üzere davadan feregat ettiğini beyan etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalılar ... ile ... Otomotiv Ltd. Şti."ne usulüne uygun yapılan tebliğe rağmen duruşmaya gelmemiş, davaya karşı beyanda bulunmamışlardır.
Mahkemece,toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, maddi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, davacı tarafından davalılar ... ve ...
Otomotiv Tur. Pet. Ürn. Enerj. San. ve Tic. Ltd. Şti."ne yönelik manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 1.500,00 TL manevi tazminatın 30/04/2012 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat, bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan miktar kadar olması gerekir. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Somut olayda, davacının yaralanma derecesi, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihine göre paranın alım gücü gibi nedenler dikkate alındığında, davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarı çok az olup, daha fazla manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 07/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.