18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/21 Karar No: 2015/2196 Karar Tarihi: 03.06.2015
İnsan ticareti - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/21 Esas 2015/2196 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, yabancı uyruklu kişileri zorla çalıştırmak ve fuhuş yaptırmak amacıyla kandırarak Türkiye'ye getirdiği, daha sonra bu kişilerin maddi durumundan yararlanarak pasaportlarına el koyup zorla tuttuğu ve istekleri dışında fuhuş yaptırdığı suçlamasıyla cezalandırılmıştır. Ancak, suçun unsurları ve suç tarihi gözetilerek yapılan incelemede, sanığın eylemi fuhuş ile kişi hürriyetinden yoksun kılma suçu olarak kabul edilmelidir. Bu nedenle, verilen karar BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri: 765 sayılı TCK'nın 436. ve 179. maddeleri, 5237 sayılı TCK'nın 80, 109/2, ve 7/2 maddeleri.
18. Ceza Dairesi 2015/21 E. , 2015/2196 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi (CMK 250. Madde İle Görevli) SUÇ : İnsan ticareti HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre; sanığın tanıdığı yabancı uyruklu farklı kişilerle irtibata geçerek zorla çalıştırmak ve fuhuş yaptırmak amacıyla müştekileri bir şekilde kandırıp ..."ye getirdiği, daha sonra bu kişilerin maddi çaresizliklerinden yararlanıp pasaportlarına el koyup onlara cebir, tehdit, baskı uygulamak ve korkutmak suretiyle istekleri dışında fuhuş yaptırdığı, müştekileri bu suç için kullandığı otelden dışarı çıkmalarına izin vermeyerek zorla tuttuğu ve gerektiğinde başka kimselere sattığının anlaşılması karşısında; olayda 765 sayılı TCK"nın 201/b madde ve fıkrasındaki "zorla çalıştırma veya hizmet ettirmek, esarete veya benzer uygulamalara tabi kılmak.." şeklinde düzenlenen suçun unsurlarının oluşmadığı, "fuhuş yaptırmak" maksadıyla insan ticareti suçunun düzenlendiği 19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Yasanın 3. maddesiyle değişik 5237 sayılı TCK"nın 80. maddesinin ise suç tarihinde yürürlükte olmadığı gözetilerek, sanığın eyleminin 765 sayılı TCK"nın 436. ve 179. maddeleri kapsamında fuhuş ile kişi hürriyetinden yoksun kılma suçu olarak değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla, 1- Sanığa atılı fuhuş suçu için 765 sayılı TCK"nın 436. maddesinin 1. ve 2. fıkralarında öngörülen cezaların süreleri itibariyle, suç tarihinde yürürlükte olan ve dava zamanaşımı yönünden 5237 sayılı TCK"ya göre sanık lehine hükümler içeren 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen zamanaşımının suç ve inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşıldığından, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, CMUK"nın 322. maddesi uyarınca sanık hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 2- Kişi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden ise; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanık hakkında 765 sayılı TCK"nın 179/2 ve 5237 sayılı TCK"nın 109/2. maddeleri gereğince, 5237 sayılı TCK"nın 7/2. madde ve fıkrasındaki "lehe olan hüküm önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir" hükmü uyarınca denetime olanak verecek şekilde bir değerlendirme yapılıp her iki yasa bütün olarak uygulanarak lehe yasa belirlendikten sonra sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, suç vasfının tayininde yanılgı ile yazılı biçimde karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03.06.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.