Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2012/21393 Esas 2012/25937 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/21393
Karar No: 2012/25937
Karar Tarihi: 17.12.2012

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2012/21393 Esas 2012/25937 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bir dilekçeyle vasiyetnamenin açılması istenilmiş, mahkeme davanın kabulüne karar vermiş. Ancak mirasçıların duruşma günü ve saatinden haberdar olmadığı ve savunma hakkı tanınmadan hüküm kurulduğu için karar bozulmuştur. Hukuki dinlenilme hakkı, iddia ve savunma hakkı olarak bilinmektedir ve Anayasanın 36.maddesi ile Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinin 6.maddesi tarafından düzenlenmektedir. Bu hak, yargılama ile ilgili açıklamada bulunma, iddia ve savunmalarını ileri sürme ve ispat etme hakkını da içermektedir. Hüküm, HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Hukuki dinlenilme hakkı: HMK. 27. madde, Anayasanın 36. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinin 6. maddesi
- HUMK.nun 428. maddesi
3. Hukuk Dairesi         2012/21393 E.  ,  2012/25937 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ


    Dava dilekçesinde vasiyetnamenin açılması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm mirasçı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    ... 3.Noterliği, ... Cumhuriyet Başsavcılığına muris ..."ın vasiyetnamesini Sulh Hukuk Mahkemesine sunulmak üzere göndermiştir.Mahkemece davanın kabulüne, vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm mirasçı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda mirasçı ..."a duruşma gününün ve vasiyetnamenin tebliğ edilmediği, yurtdışında yaşadığı tespit edilen mirasçı ..."a Viyana Başkonsolosluğu aracılığı ile duruşma günü olan 27.03.2012 tarihinin 01.06.2012 tarihinde tebliğ edildiği, kararın ise 08.05.2012 tarihinde verildiği anlaşılmaktadır.
    HMK. 27.maddesinde hukuki dinlenilme hakkı düzenlenmiş olup bu hak Anayasanın 36.maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinin 6.maddesinde düzenlenen adil yargılama hakkının en önemli unsurudur. Bu hak çoğunlukla “İddia ve savunma hakkı” olarak bilinmektedir. Kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak karar verilmesi kural olarak mümkün değildir. Taraflar, yargılama ile ilgili açıklamada bulunma, bu çerçevede iddia ve savunmalarını ileri sürme ve ispat etme hakkına sahiptirler. Her iki taraf da bu haktan eşit şekilde yararlanırlar. Yargı organları her iki tarafın iddia ve savunmaları ile delillerini değerlendirip, hangi maddi ve hukuki sebeplerle karar verdiklerini gerekçelerine yansıtmalıdır.Mirasçıların yöntemine uygun şekilde duruşma gün ve saatinden haberdar edilmeleri gerekir iken, yokluklarında yargılamaya devam edilerek, savunma hakkı tanınmadan hüküm kurulması yöntem ve yasaya uygun bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.