8. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/6124 Karar No: 2011/7680 Karar Tarihi: 26.12.2011
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/6124 Esas 2011/7680 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tescilli bir toprağı kendisinin kullanmakta olduğunu belirterek tapu kaydının iptal edilmesi ve adına tekrar tapuya kaydedilmesi için dava açmış. Yapılan keşif sonucunda belirtilen taşınmazın sadece küçük bir kısmının davacıya ait olduğu belirlenmiş; geri kalan kısmının köy merası olduğu ortaya çıkmıştır. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken sadece belirtilen küçük alan davacıya verilmiştir. Mahkeme kararı, TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin bir tapu iptali ve tescil davasıdır. Kabule göre, tapu iptali ve tescil davalarında dava kayıt malikine, kayıt maliki ölü ise mirasçılarına karşı açılır. Somut olayda kayıt maliki Hazine olduğu için, dava doğru hasma yöneltilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleriyle ilgili detaylı ve açıklayıcı bilgi ise verilmemiştir.
8. Hukuk Dairesi 2011/6124 E. , 2011/7680 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ile Hazine ve Yukarı Emirler Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Sorgun Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 24.02.2011 gün ve 444/124 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... dava dilekçesinde; kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına ham toprak niteliğiyle tespit ve tescil edilen 1740,15 m2 yüzölçümlü yerin kendisine ait olduğunu açıklayarak Hazinenin tapu kaydının iptali ile adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiş, 24.5.2010 tarihinde yapılan keşifte ise, taşınmazın alt kısmında kalan bahçe olarak kullanılan bölümün kendisine ait olup, geriye kalan kısmın köy merası olduğunu, bahçe dışında kalan yerler için açtığı davadan feragat ettiğini bildirmiş, beyanı okunup imzası alınmıştır. Davalı Hazine temsilcisi, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, teknik bilirkişiler .... ve ...’in 31.05.2010 tarihli rapor ve ekli krokisinde A harfiyle gösterilen 55,72 m2 yüzölçümlü taşınmaz bakımından Hazinenin tapu kaydının iptaliyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından mera olduğu gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, yazılı gerekçeyle krokide A harfiyle gösterilen taşınmaz hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Krokide A harfiyle gösterilen taşınmaz bölümü, 120 ada 23 nolu parselin kuzey tarafında taşınmazın ortasında yer almaktadır. Keşifte dinlenen davacı, bu yer dışında kalan taşınmazın mera olduğunu açıklamış ve bundan feragat ettiğini bildirmiştir. Dinlenen diğer yerel bilirkişi ve tanıklar da dava konusu taşınmazın üst kısmının mera olduğunu ve dava konusu yerin ise, 25-30 yıldan beri ekilip biçilmediğini açıklamışlardır. 120 ada 23 nolu parselin yerinin mera olduğu davacı tarafından kabul edildiğine, keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar da taşınmazın üst kısmının mera olduğunu açıkladıklarına göre, dava konusu parselin kuzeyinde ancak 23 nolu parselin ortasında gösterilen 55.72 m2"lik yerin de içerisinde bulunduğu kadim köy merasından açılmak suretiyle elde edildiğinin kabulü gerekir. Kaldı ki, 25-30 yıldan beri ekilip biçilmeyen bir yer üzerinde de iradi terkin gerçekleştiğinin de kabulü gerekmektedir. Açıklanan bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken krokide A harfiyle gösterilen taşınmaz bölümü hakkındaki davanın kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Kaldı ki, mera olan bir yerin ortasında kalacak biçimde bir taşınmaz bölümünün özel mülkiyete konu yapılması, meranın bütünlüğünü bozar. Bu bakımdan da davanın kabulü doğru değildir. Kabul şekline göre de, tapu iptali ve tescil davalarında dava kayıt malikine, kayıt maliki ölü ise mirasçılarına karşı açılır. Somut olayda kayıt maliki Hazine olup, dava doğru hasma yöneltilmiştir. Bu nedenle davalı gösterilen köy tüzel kişiliği hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma sebebi yapılmamıştır. Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.