(Kapatılan)14. Hukuk Dairesi 2013/3040 E. , 2013/4650 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.04.2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ... İli, ... İlçesi, Konaç Köyü, 50, 102, 103, 109, 130, 138, 151, 173, 183, 269, 272, 273, 350, 351, 386, 404, 405, 513, 514, 515, 538, 583, 597, 598, 599, 651, 662, 663 ve 796 parsel sayılı taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesi istemlerine ilişkindir.
Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlardaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalılardan ... temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davasını paydaşlardan (ortaklardan) biri veya bir kaçı diğer paydaşlara (ortaklara) karşı açar 6100 sayılı HMK"nın 27. maddesi hükmü uyarınca da davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Hukuki dinlenilme hakkı, Anayasının 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılama hakkının en önemli unsurudur. Bu itibarla, paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Ayrıca 6100 sayılı HMK"nın 297/2. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Ortaklığın giderilmesi davalarında da dava konusu taşınmazlardaki tüm maliklerin (paylı maliklerin veya elbirliği maliklerinin) ölenler varsa onların mirasçılarının davada yer almaları sağlanmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta; karar başlığında davalı olarak gösterilen ..., ... ve ..."ın dosya içerisindeki tapu kayıtlarına göre dava konusu taşınmazlarda payları olmadığı anlaşıldığından; hangi hukuki nedene dayalı olarak karar başlığında davalı olarak gösterildikleri anlaşılamamıştır. Diğer taraftan tapu kayıtlarında paydaş oldukları halde ... ve ... isimli şahıslar ise davada taraf olarak gösterilmemiş, karar başlığında isimleri yer almamıştır.
Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş; tapu kaydında paydaş olarak görünmedikleri halde karar başlığında davalı olarak gösterilen kişilerin hukuki durumlarını tartışmak, paydaş ya da mirasçı olmadıklarının saptanması halinde bunlar hakkındaki davayı husumetten reddetmek, tapu kayıtlarında paydaş oldukları halde davalı gösterilmeyen ve karar başlığında isimleri yer almayan kişilerin ise usulüne uygun olarak davaya katılmalarını sağlamak olmalıdır.
Mahkemece taraf teşkili tam olarak sağlanmadan usul hükümlerine aykırı şekilde davanın esasının karara bağlanması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararı temyiz eden davalıların temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 28.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
.