Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında T.Köyü çalışma alanında bulunan . ada. parsel sayılı 855,20 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 1. derece arkeolojik sit alanında kaldığı belirtilmek suretiyle Hazine adına, . ada. parsel sayılı 3000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise tapu kaydı nedeniyle M.. İ.. adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine .ada .parsel sayılı taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşlık ve kayalık niteliğindeki yerlerden olduğunu öne sürerek, davacı M.. İ.. ise . ada . parsel sayılı taşınmaza yönelik tapu kaydına dayanarak ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilmek suretiyle yapılan yargılama sonunda davacı Hazinenin davasının kısmen kabulüne, davacı M.. İ.."ın davasının reddine, .ada . parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline, .ada.parsel sayılı taşınmazın ise fen bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve elki krokide (A) harfi ile işaretli 855,54 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı Hazine adına, (B) harfi ile işaretli 2.144,47 metrekare yüzölçümündeki bölümün aynı ada ve parsel numarası ile tapuya tesciline, taşınmazların birinci derece arkeolojik ve doğal sit alanında kaldığından 2863 sayılı Kanun uyarınca tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı-davalı Hazine vekili ile davalı-davacı M.. İ.. tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, karar gerekçesinde davalı-davacı M.. İ.."ın tutunduğu 30.01.1941 tarih ve . sıra sayılı sicilden gelen 05.10.2001 tarih ve .sıra sayılı tapu kaydının dava konusu .parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda (B) harfiyle işaretli 2.144,47 metrekare yüzölçümündeki bölümü ile .ada.parsel sayılı taşınmazı kapsadığı, bu nedenle davacı M.. İ.."ın .ada . parsel sayılı taşınmaza yönelik davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği açıklandığı halde gerekçeli kararın hüküm kısmında ise davacı M.. İ.."ın . ada .parsel sayılı taşınmaza yönelik davasının reddine, taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş olmakla, gerekçeli kararın hüküm fıkrası ile gerekçe arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı HMK"nın 298/2. maddesi uyarınca kısa karar ve gerekçeli kararın uyumlu olması zorunludur. Hal böyle olunca mahkemece, önceki kararla bağlı kalınmaksızın çelişkinin giderilmesi suretiyle yeniden bir hüküm kurulması zorunlu olup, davacı-davalı Hazine vekili ile davalı-davacı M.. İ.."ın temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden M.. İ.."a iadesine, 03.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.