Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/7740 Esas 2018/273 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7740
Karar No: 2018/273
Karar Tarihi: 06.02.2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/7740 Esas 2018/273 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/7740 E.  ,  2018/273 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Asıl davada davacılar vekili, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, müvekkillerine düşen hisseler için iskan ruhsatı alınıp teslim edilmesi gereken tarihte taşınmazın teslim edilmediğini, sözleşmede öngörülen ceza-i şart toplamı 41.000,00TL"nin tahsili için davalı aleyhine icra takibine girişildiğini, icra takibine davalının yaptığı itiraz üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl davalı vekili, taraflar arasında imzalanan 23/07/2009 tarihli sözleşmede müvekkilinin yüklenici olarak üstlendiği edimlerini eksik veya hiç yerine getirmediği takdirde yaptırımın öngörüldüğünü, müvekkilinin dükkanları tespit edilen 01/03/2011 tarihinden önce teslim ettiği, ceza-i şartın çok yüksek olduğu, davacıların dükkanları kiraya verdiklerini ve herhangi bir kayıpları olmadığını, ceza-i şartın sadece dükkanlar için konulduğunu, iskan belgesi alınamamasının davacıların başlattığı haksız takipler nedeniyle olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Birleşen davada davacılar vekili, 09.09.2013 tarihli dava dilekçesi ile özetle; taraflar arasındaki 28.12.2010 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan ceza-i şart alacağının tahsili için ... İcra Müdürlüğünün 2012/11146 sayılı takip dosyası ile yürütülen takibe karşı davalı tarafın yapmış oldukları itirazın haksız nitelikte olduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile ve müvekkilleri lehine icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davalılar vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece iddia,savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 28.12.2010 tarihli ek sözleşmede iskan tarihi 01.03.2011 tarihi olarak belirlendiği ve bu tarihte iskan alınmadığı takdirde ceza-i müeyyide olarak arsa sahiplerine toplam 10.000,00 TL aylık ücretin müteahhit tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığı, söz konusu dükkanların kiraya verildiği ve davacıların kira kaybı olmadığı ancak sözleşmede kararlaştırılan bedelin kira kaybı bedeli değil, ceza-i şart olduğunun açıkça belirtildiği, davalının tacir olmasına göre ceza-i şartın indirilmesini TTK"nun 22.maddesi gereğince isteyemeyeceği, ceza-i şartın miktarı itibariyle davalının mahvına neden olmayacağı, davalının icra takibine itirazında haksız olduğu ve
    alacak likit olduğundan İİK"nun 67/2.maddesi gereğince asıl dava için %40, birleşen dava için %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacılara verilmesi gerektiği gerekçeleriyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.