Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Tebligat Kanununun 29/2. maddesi “ tebliğ olunacak evrak ve ilan sureti tebliğ çıkaran merciin herkesin kolayca görebileceği bir yerine de asılır.” hükmünü taşımaktadır. Davalı kocaya dava dilekçesi ve duruşma günü ilanen tebliğ edilmiş ise de, tebliğ evrakı ve ilan sureti mahkeme divanhanesinde askıya çıkarıldığına ilişkin bir belge dosya içerisinde bulunmamaktadır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 73. maddesi uyarınca taraflar usulüne uygun olarak iddia ve savunma için mahkemeye çağrılmadıkça haklarında hüküm kurulamaz. Somut olayda davalının usulüne uygun olarak duruşmaya çağrılmadığı savunma hakkının kısıtlandığı anlaşıldığından, yokluğunda yapılan tahkikat sonunda oluşturulan hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA bozma sebebine göre temyize konu sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.07.2009 pzt.