Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanık hakkında ”tehdit” eyleminden dolayı dava açılmasına karşın hüküm kurulmamış ise de, zamanaşımı süresi içerisinde karar verilebileceği anlaşılarak dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Sanığa yükletilen kasten yaralama ve konut dokunulmazlığının ihlâli eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Cezaların Kanuni bağlamda uygulandığı Anlaşıldığından sanık ...’un ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 2- Hakaret suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün temyizine gelince, Takibi şikâyete bağlı olan hakaret suçu nedeniyle şikâyetçinin 13.11.2012 tarihli duruşmada şikâyetinden vazgeçmesi ve sanığın 29.01.2013 tarihli duruşmada şikâyetten vazgeçme beyanını kabul etmesi karşısında, TCK"nın 73/4, CMK"nın 223/8. madde ve fıkraları uyarınca kamu davasının düşürülmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ...’un temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, hakaret suçundan dolayı sanık hakkında mahkûmiyet hükmüne dair (B) fıkrasının karardan çıkartılarak, yerine "şikayetten vazgeçme nedeni ile sanık hakkında hakaret suçundan açılan kamu davasının TCK’nın 73 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince düşmesine" ibaresinin eklenmesi biçiminde DÜZELTİLMESİ ve başkaca yönleri Kanununa uygun bulunan hükmün, bu bağlamda ONANMASI suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 30.09.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.