16. Ceza Dairesi Esas No: 2020/2510 Karar No: 2020/4259 Karar Tarihi: 21.09.2020
2911 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2020/2510 Esas 2020/4259 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.11.2017 tarihli kararı, 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan dolayı sanığın mahkumiyetiyle sonuçlanmıştır. Ancak yapılan temyiz başvurusu sonucunda, dosyanın incelenmesi neticesinde, sanığın TCK'nın 62. maddesi gereği cezalandırılmaması gerektiği ve TCK'nın 50, 51 ile CMK'nın 231/5. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Ayrıca, sanığın TCK'nın 6/1-j maddesi uyarınca örgüt mensubu olduğu kabul edilerek, infaz rejimi ile ilgili olarak TCK'nın 58/9. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiştir. Bu nedenlerle, mahkeme kararı CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca bozulmuştur. Kararda, 5271 sayılı CMK'nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme ve 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile anılan kanuna eklenen geçici 5. maddenin 1/f bendi de belirtilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2020/2510 E. , 2020/4259 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.11.2017 tarih ve 2016/63 - 2017/160 sayılı kararı Suç : 2911 sayılı Kanuna muhalefet Hüküm : 2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK"nın 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince kesin olarak verilen hüküm, 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan Kanuna eklenen geçici 5. maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içinde temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1)Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçuna ilişkin Dairemizin 16.09.2019 tarih ve 2018/5635 Esas 2019/5286 Karar sayılı ilamında işaret edildiği üzere; takdiri indirim nedeni olarak failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failinin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden geçmişte hakkında herhangi bir suç kaydı ve sabıkası bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışı tespit edilemeyen ve savunmasında pişman olduğunu beyan eden sanık hakkında dosya kapsamına uygun olmayan gerekçe ile TCK’nın 62. maddesinin ve ayrıca yine benzer gerekçelere dayanarak ulaşılan sanığın bir daha suç işlemeyeceğine yönelik kanaat sonucunda TCK"nın 50, 51 ve CMK"nın 231/5. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, 2)TCK"nın 58/9. maddesinin cezaya bağlı olarak uygulanacak infaz rejimi ile ilgili olması nedeniyle kazanılmış hak oluşturmayacağı da gözetilerek; silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçunu işlediği kabul edilen ve bu nedenle TCK"nın 6/1-j maddesi uyarınca örgüt mensubu olduğu sayılan sanık hakkında anılan maddenin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.