18. Ceza Dairesi 2018/6731 E. , 2019/2024 K.
"İçtihat Metni"KARAR
Hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından sanık ... "ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1,3-a, 125/4, 265/1, 265/3, 43/2 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 5 ay 15 gün ve 10 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair Turgutlu 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2016/137 esas, 2017/352 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, mahkemece sanığın kovuşturma aşamasında savunmasının usulüne uygun şekilde tespit edilmediğinin anlaşılması karşısında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 195. maddesindeki istisnaî durumlar dışında sanığın savunması alınmadan mahkûmiyet hükmü kurulmasının mümkün olmadığı gözetilmeden, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı CMK’nın 191. maddesinde duruşmaya başlanmasına ilişkin kurallar ile sanığın sorgusunun nasıl icra edileceğine ilişkin hükümlere yer verilmiş, anılan Kanunun 193/1. maddesinde ise, kanunun ayrık tuttuğu haller saklı kalmak üzere, hazır bulunmayan sanık hakkında duruşma yapılamayacağı belirtilmiştir. Kanunun ayrık tuttuğu hallere ise 5271 sayılı Kanun’un 193/2 ve 195. maddelerinde yer verilmiştir.
CMK’nın 195. maddesinde, suçun yalnız veya birlikte adli para cezasını veya müsadereyi gerektirmesi halinde, sanık gelmese de duruşma yapılabilecektir, ancak maddenin uygulanabilmesi için iki koşulun bir arada bulunması gerekmektedir. Bunlardan ilki, suçun yaptırımının adli para cezası veya müsadereden ibaret bulunması, ikinci koşul ise, sanığa gönderilecek davetiyeye gelmese de duruşmanın yapılacağı ihtarının yazılmış olmasıdır.
193. maddenin 2. fıkrasında ise, “Sanık hakkında, toplanan delillere göre mahkûmiyet dışında bir karar verilmesi gerektiği kanısına varılırsa, sorgusu yapılmamış olsa da dava yokluğunda bitirilebilir” hükmüne yer verilmiştir. Bu hükümler yüz yüze yargılama ilkesinin istisnasını oluşturmakta ise de, somut olayda uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
İncelenen somut olayda; hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından sanık ... hakkında yapılan yargılama sırasında, savunmasının alınması için hakkında zorla getirme kararı çıkarıldığı, kararın infazı beklenmeksizin, 05/12/2017 tarihli oturumda yargılamaya devam edilerek CMK’nın 193/1. maddesinde yazılı olup, savunma hakkı yanında yargılama yönteminin temel ilkelerinden olan “doğrudan doğruyalık/vasıtasızlık ve yüzyüzelik” ilkelerinin gerçekleştirilmesi amaçlarına da yönelik bulunan; "hazır bulunmayan sanık hakkında duruşma yapılamaz" hükmüne uyulmayarak, mahkumiyet hükmü kurulması, hukuka uygun bulunmamıştır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından sanık ... hakkında, Turgutlu 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2017 tarihli ve 2016/137 esas, 2017/352 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Bozma kararı doğrultusunda, anılan Kanun maddesinin 4/b fıkrası uyarınca yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın mahkemesine iadesine, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 23/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.