Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/675 Esas 2020/2799 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/675
Karar No: 2020/2799
Karar Tarihi: 17.06.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/675 Esas 2020/2799 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2017/675 E.  ,  2020/2799 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, tapu iptal ve tescil ile beyanlar hanesine şerh tesisi istemine ilişkindir.
    Davacı, 108 ada 338 parsel sayılı taşınmazın ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1978/844 Esas, 1985/257 Karar sayılı ilamı ile Maliye Hazinesi adına tesciline karar verildiğini ancak dava konusu taşınmazın Suriye uyruklu ..."ya ait olduğunu, bu hususun mahkeme kararında da belirtildiğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1062 sayılı Yasa uyarınca hazinece el konulmuştur şerhi ile birlikte Suriye uyruklu maliki adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazın Suriye uyruklu ..."ya ait olduğu sabit olduğundan davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1978/844 Esas, 1985/257 Karar sayılı kararı ile dava konusu eski 338 parsel sayılı taşınmazın Suriye uyruklu ...’ya ait olması nedeniyle Hazine adına tesciline karar verildiği, anılan kararın derecettan geçerek kesinleştiği ve tapu kaydının hükmen tescil ile oluştuğu anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, Hazine adına oluşan tescil mahkeme hükmüne dayandığına göre; aynı düzeydeki bir başka mahkeme tarafından tescil hükmünü ortadan kaldıracak şekilde yeni bir hüküm kurulamaz.
    Öte yandan, kesinleşmiş bir mahkeme kararı olduğuna göre eldeki davaya konu istemi ileri sürebilecek, bir başka ifade ile dava konusu taşınmazda hak iddia edebilecek kişinin Suriye uyruklu ... olabileceği kuşkusuzdur.
    Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davalının açıklanan nedenlerle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.