15. Ceza Dairesi Esas No: 2015/14495 Karar No: 2016/473 Karar Tarihi: 18.01.2016
Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/14495 Esas 2016/473 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi, nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılanan sanığı beraat ettirir. Sanık, yaşlı bir tanıdığı hastaneye götürerek senet karşılığı ayakta tedavi yaptırmıştır. Sanığın ağır hizmetten yararlanma şartlarını taşıyıp taşımadığı, tedavi gören kişinin sağlık güvencesi bulunup bulunmadığı, yapılan tedavinin acil nitelikte olup olmadığı gibi hususların değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek karar, temyiz eden tarafça bozulmuştur. Yerel mahkeme, sanığın kayıt işleri ile uğraştığı sırada kendisinden hastane masrafları istenince daha önceden sosyal güvencesi olduğunu bildiği mağdur adına senet vermesinde suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı vermiştir. Kanun maddeleri TCK'nun 25/2. maddesidir.
15. Ceza Dairesi 2015/14495 E. , 2016/473 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın yaşlı bir tanıdığının rahatsızlanması üzerine Numune Hastanesinin acil polikliniğine 04/03/2006 tarihinde götürerek senet karşılığı ayakta tedavi yaptırdığı, karşılığında verdiği senedi sağlık güvencesi bulunan arkadaşı şikayetçi A.. K.."ın adını vererek imzalaması nedeniyle tedavi masraflarının şikayetçi Ayhan"ın sigortasından karşılandığının iddia edildiği olayda, yerel Mahkeme"nin 04/03/2006 tarih 2007/19 E. 2007/248 sayılı kararıyla sanığın mahkumiyetine karar verildiği, Dairemizin 08/10/2012 tarih ve 2011/17091 esas, 2012/42942 sayılı kararıyla sanığın hastaneye götürdüğü bir kişi olup olmadığı araştırılıp, böyle bir kişi yok ise hastanedeki tedavinin sanığa yapılıp yapılmadığı değerlendirilerek, tedavi gören kişinin sağlık güvencesi bulunup bulunmadığı, suç tarihi itibariyle ekonomik sosyal durumu araştırılarak yeşil kart alma şartlarını taşıyıp taşımadığı ve yapılan tedavinin acil nitelikte olup olmadığının tespiti ile muayene olan şahsın hiçbir sosyal güvencesinin olmaması ve ödeme gücünün bulunmaması halinde kendisinden acil sağlık hizmet bedellerinin alınamayacağı ve bu nedenle herhangi bir zararın söz konusu olmayacağı da dikkate alınarak, olayda TCK"nun 25/2.maddesinin uygulama imkanı tartışılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, gerekçeleriyle bozulmasına karar verildiği anlaşılmakla; Mahkemece yapılan yargılama sonucunda tanık Ayşe’nin eşini rahatsızlanması nedeni ile hastaneye götürdüğü, gerçekte hastanın sağlık güvencesinin bulunduğu ancak telaş ile yanlarına kimlik belgelerini almadan hastaneye acilden giriş yaptıkları, sanığın kayıt işleri ile uğraştığı sırada kendisinden hastane masrafları istenince daha önceden sosyal güvencesi olduğunu bildiği mağdur adına senet vermesinde suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle verilen beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 18/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.