15. Ceza Dairesi Esas No: 2014/5765 Karar No: 2016/1076 Karar Tarihi: 28.01.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/5765 Esas 2016/1076 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, fal işleriyle uğraşan biri olarak, oğlunun psikolojik rahatsızlığını gidermek için katılandan 4.000 TL aldıktan sonra, \"senin oğlunda büyü var, bunu çözmek için ... ilçesinde bir hocam var\" dediği için dolandırıcılık suçundan mahkum edildi. Ancak, suçun dini inanç ve duyguların istismar edilmesi nedeniyle mi işlendiği sorusunun üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesi tarafından cevaplanması gerektiği için, Asliye Ceza Mahkemesi görevsizlik kararı vermesi gerektiği halde sanığı mahkum etmiştir. Karar 5237 sayılı TCK'nin 157/1, 62, 52/2, 53/1 maddeleri uyarınca verilmiştir.
15. Ceza Dairesi 2014/5765 E. , 2016/1076 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62, 52/2, 53/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Fal işleri ile uğraşan sanığın, oğlunun psikolojik rahatsızlığının giderilmesi için ikametine gelen katılan ..."ye, ""senin oğlunda büyü var, bu büyüyü çözmem için ... ili ... ilçesinde derin bir hocam var, onu oraya götüreceğim ve çocuğu tamamen iyileştirip bir işe sokacağım"" diyerek, katılandan 4.000 TL aldığının, iddia ve kabul edilmesi karşısında; sübutu halinde eylemin, 5237 sayılı TCK’nın 158/1-a maddesinde düzenlenen “dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle” dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, aynı kanunun 326. maddesi gereğince sonuç ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış haklarının gözetilmesine, 28.01.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.