8. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/5117 Karar No: 2012/10056 Karar Tarihi: 08.11.2012
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/5117 Esas 2012/10056 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2012/5117 E. , 2012/10056 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil
... ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri arasındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen açılmamış sayılmasına dair Sarıoğlan Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 10.03.2011 gün ve 44/52 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi bir kısım davalılar ... ve ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, kök muris ...’in terekesinin dört çocuğu arasında dava dışı ... ve...ile tarafların murisleri .... ve...olarak ikiye bölündüğünü, müvekkillerinin murisi ...’nin yarı hissesinin bulunduğu çekişme konusu 10 parça taşınmazın tamamının kadastro sırasında .. adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek, bu parsellerin tapu kayıtlarının 1/2"şer hissesinin iptali ile veraset ilamındaki hisseleri oranında müvekkilleri adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar Ahmet ve ... duruşmaya gelerek davanın reddini talep etmiş, diğer davalılar bir savunma getirmemişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, 111 ada, 135 parsel hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına, diğer parseller yönünden davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava mülkiyetin aktırılmasına yönelik tapu kaydının iptali ile tescil isteğine ilişkindir. Toplanan delillere, yargılama tutanaklarına ve eksikten getirtilen kayıtlara göre, çekişme konusu parsellerin tamamının kadastro çalışmaları sonunda 23.06.2005 tarihinde ... adına tescil edildiği, davacıların murisi ... ile davalıların murisi ..’un kök muris 01.07.1873 doğumlu ...’in çocukları oldukları, hangi tarihte yapıldığı belirtilmeyen taksimin tüm mirasçıların katılımı ile yapılmadığından geçersiz bulunduğu, davacılar taşınmazların 1/2’şer hissenin iptal ve tescilini istemiş ise de, terekenin taksimi söz konusu olmadığından ve dava mirasçılar arasında açılıp yürüyen bir dava olduğundan, davacıların miras payı oranında iptal ve tescil istendiğinin kabulü gerektiği anlaşılmıştır. TMK. nun 701. maddesinde; “Kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti elbirliği mülkiyetidir” şeklinde tanımlanmıştır. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp hakları taşınmazın tamamı üzerine yayılmış olup terekenin tamamını kapsar. Aynı Kanunun 702. maddesinde, topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği belirtilmiştir. Başka bir anlatımla; elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi bir taşınmaz üzerinde mirasçılardan birinin tek başına tasarrufta bulunma yetkisi bulunmamaktadır. O halde, öncelikle kök muris Ahmet’e ait veraset belgesinin temin edilerek dosya arasına konulması, yeniden yapılacak keşifte dava konusu taşınmazların tamamının muristen kalıp kalmadığının belirlenmesi, muristen kalmayan taşınmazlar ayrık olmak üzere diğer taşınmazlar bakımından davacıların miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Açıklanan nedenle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK. nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesine uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK. nun 388/4. (HMK. m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 518,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 08.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.