15. Ceza Dairesi Esas No: 2013/23793 Karar No: 2016/1964 Karar Tarihi: 22.02.2016
Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/23793 Esas 2016/1964 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hükmün temyiz edilmesi sonucu dosyayı inceledi. Sanık, katılan şirketle yaptığı ticaret nedeniyle tamamen sahte olarak düzenlenmiş bir çeki kullanarak menfaat elde ettiği iddiasıyla suçlanmaktadır. Sanık, çeki ilk ciranta gözüken bir kişiden aldığını ve çekin sahte olduğunu bilmediğini savunmaktadır. Mahkeme, çeki vermenin öncesine veya sonrasına bakarak dolandırıcılık suçunu oluşturmayacağına karar vermiş, sanığın hukuki durumunun takdir edilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Mahkeme ayrıca, adli para cezasının hesaplanması için belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik arttırma ve indirimlerin gün bazında yapılması gerektiğini, adli para cezasına doğrudan hükmedilmesinin kanuna aykırı olduğunu belirtmiştir. Kararın detaylarına göre, TCK'nın 158/1-f, 62, 53/1-2-3 maddeleri uyarınca sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir.
15. Ceza Dairesi 2013/23793 E. , 2016/1964 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık HÜKÜM : TCK"nın 158/1-f, 62, 53/1-2-3 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın katılan şirket ile yaptığı ticaret nedeniyle tamamen sahte olarak düzenlenmiş suça konu ciro ederek katılan şirkete vermek suretiyle menfaat temin ettiğinin iddia edildiği olayda; Sanığın suça konu çeki ilk ciranta gözüken ... isimli kişiden aldığını, yaptığı araştırmada gerçek isminin ..... olduğunu öğrendiğini, T.C. Kimlik numarasını verdiği ....nin cirantayı tanıdığını, çekin sahte olduğunu bilmediğini ve katılan şirketin borçlarına karşılık çek istemesi üzerine suça konu çeki verdiğini savunması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından önceden doğan borca yönelik sonradan yapılan hileli hareketlerin dolandırıcılık suçunu oluşturmayacağı nazara alınarak çekin katılan şirkete borcun doğumundan önce veya sonra verilip verilmediğinin araştırılarak ile çekte sanıktan önce cirosu bulunan ..."ın tespiti bakımından ciro imzasının altındaki 0...... nolu GSM hattının sahibinin araştırılması, sanığın beyanında belirttiği ve kimlik numarasını verdiği ..."nin olayla ilgili tanık sıfatıyla dinlenerek ... veya ... isimli kişiyi tanıyıp tanımadığının sorulması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; Hükmolunan adli para cezası tayininde 5237 sayılı TCK"nın 61/8 maddesi hükmü karşısında adli para cezası hesaplanırken bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik arttırma ve indirimlerin gün üzerinden yapılması ve sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması sonucu belirlenmesi gerektiği halde infazda tereddüde neden olacak şekilde doğrudan adli para cezasına hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.