Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26013 Esas 2016/2273 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/26013
Karar No: 2016/2273
Karar Tarihi: 01.03.2016

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2013/26013 Esas 2016/2273 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılandığı davanın sonucunda, sanığın keşide yerini kısaltarak çeki Adp. şeklinde düzenleyerek borcunu ödememe kastıyla hareket ettiği iddiasıyla suçlandığı ancak mahkeme tarafından sanığın kastının gerçekleşmediği gerekçesiyle beraat kararı verildiği belirtilmektedir. Kararda, çekin keşide yeri olarak yanlış bir bilgi vermenin çekin adi senet vasfına dönüşmesine neden olabileceği vurgulanmış ve sanığın savunmasının aksine bir delil bulunamadığına dikkat çekilmiştir. Kararın sonunda, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle beraat kararının onaylanmasına karar verildiği belirtilmektedir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 157. maddesi (Nitelikli dolandırıcılık suçu ve cezası)
- Türk Ticaret Kanunu'nun 716. maddesi (Çekin unsurları ve adi senet olarak kabul edilmesi)

15. Ceza Dairesi 2013/26013 E. , 2016/2273 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatına ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, yaptığı bir alışveriş karşılığında....... şubesine ait, ..... çek nolu, keşide yeri ..... Olan, ...... keşide tarihli 2.678 TL bedelli çeki keşide ederek katılana verdiği; ancak, çekin bankaya ibrazında karşılığının bulunmadığı, sanığın borcunu ödememe kastıyla çek yaprağına keşide yerini Adp. şeklinde kısaltarak yazmak suretiyle atılı suçu işlediği iddiasıyla yapılan yargılama sonucunda; çekin keşide yeri olarak Adp. yazılmış olmasının çekin unsurlarını etkilediği ve çekin adi senet vasfına dönüştüğü, sanığın dolandırıcılık kastıyla hareket ederek keşide yerini kısaltıp yazdığına dair savunmasının aksine bir delil bulunmadığı anlaşılmakla; atılı suçun manevi unsuru olan kastın gerçekleşmediği gerekçesiyle verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonucunda, sanığın kastının bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin suçun sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün ONANMASINA, 01/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.