213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/2898 Esas 2015/7023 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2898
Karar No: 2015/7023
Karar Tarihi: 11.11.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/2898 Esas 2015/7023 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Çanakkale 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği 2009/160 (E) ve 2010/439 (K) sayılı kararda, sanıkların defter ve belge gizleme suçundan mahkumiyetleri yerine beraatlerine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Sanıkların şirket işlerini idare etmek üzere vekaletname verdiği kişilerin yetkilendirilmesi sebebiyle sanıkların gizlilik kastlarının bulunmadığı ifade edilmiştir. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c maddesinde zarar kavramının sadece maddi zararlara ilişkin olduğu ve defter ve belge ibraz etmeme suçunda somut bir zarar bulunmadığı belirtilerek, sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Kararda, 213 sayılı Kanuna Aykırılık suçunun detaylı açıklaması yer almamaktadır.
19. Ceza Dairesi         2015/2898 E.  ,  2015/7023 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2011/61009
MAHKEMESİ : Çanakkale 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 07/10/2010
NUMARASI : 2009/160 (E) ve 2010/439 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanıkların savunmalarında; murislerinden kalan ortağı oldukları şirketi idare etmediklerini, murisin ölümünden sonra şirketi idare etmek üzere başkalarını yetkilendirdiklerini savunmaları ve dosya kapsamına göre sanıkların şirket işlerini idare etmek üzere 20/05/2004 tarihli vekaletname ile G. T. ve M. A. K."u yetkilendirdiklerinin anlaşılması karşısında, defter ve belge gizleme kastları bulunmadığı gözetilmeden, unsurları itibariyle oluşmayan suçtan beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine kararı verilmesi,
2- Kabule göre de;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nın 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan, zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, defter ve belge ibraz etmeme suçunda anılan maddenin aradığı anlamda somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alındığında; sanıklar hakkında "suça konu zararın giderilmediğinden" bahisle yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık Z. R. K.müdafii ile sanıklar K.. V.. ve H.. T..‘ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.