17. Hukuk Dairesi 2016/4690 E. , 2016/7983 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 12/07/2014 tarihinde müvvekkili adına kayıtlı ... plakalı aracın mülkiyeti ..."a ait olup davalı ... idaresindeki ... plakalı araç ile çift taraflı maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını, kazanın oluşumunda davalı ..."ün kusurlu olduğunu, kaza sonrası müvekkili aracında toplam 23.867,20-TL hasar meydana geldiğini, değer kaybının tespiti için ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2014/151 D.iş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını belirterek değer kaybı olarak şimdilik 20.000,00-TL"nin kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, kusur durumunun belli olmadığını, değer kaybının nasıl tespit edildiğine ilişkin bir açıklama olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., kullanmakta olduğu araç ile hastaneye acil hasta yetiştirmeye çalışırken kazanın meydana geldiğini, kendilerince yapılan araştırmalar neticesinde aracın rayiç değerinin 40.000,00-45.000,00-TL olduğunu, araçta kısmi tamirat olduğunu ve tüm parçalar yetkili serviste değiştiğini, değer kaybı talebinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 4.700,00-TL"nin 12.07.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa ödenmesine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının tazmini istemine ilişkindir.
Somut olayda tespit raporunda araçtaki değer kaybının 20.000 TL olduğu belirlenmiş, hükme esas alınan 06.08.2015 tarihli bilirkişi raporunda ise, aracın hasar öncesi piyasa rayiç değerinin 47.000 TL olduğu ve araçta oluşan değer kaybının aracın piyasa rayiç değeri olarak belirlenen 47.000 TL nin %10"u kadar yani 4.700 TL olduğu kabul edilmiştir.Ne var ki bilirkişi raporunda uygulanan yöntem Dairemizin yerleşik uygulamalarına uygun değildir. Araçta meydana gelen değer kaybının; aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki ikinci el rayiç değeri ile aracın yaşı, özellikleri, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği dikkate alınarak kazadan sonraki hasarlı halinin rayiç değeri tespit edilip bu iki miktar arasındaki azalmaya (farka) göre hesaplanması gerekir.
Bu durumda mahkemece, konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi heyetinden yukarıda açıklanan ilkeler ışığında, tespit raporu ile önceki bilirkişi raporunun da irdelendiği ve raporlar arasındaki çelişkinin giderildiği, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli şekilde araçtaki değer kaybının tespiti hususunda yeniden bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 20/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.