Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/988 Esas 2016/3392 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/988
Karar No: 2016/3392
Karar Tarihi: 13.04.2016

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/988 Esas 2016/3392 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, nitelikli dolandırıcılık suçundan 1 yıl 3 ay hapis ve 10.000 TL para cezasına çarptırıldı. Dava daha sonra Yargıtay'a taşındı ve Daire tarafından onandı. Ancak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz dilekçesi sonucunda, sanık hakkındaki dolandırıcılık hükmü kaldırıldı ve dosya yeniden incelendi. İncelenen dosyada, sanığın diğer sanıklarla fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettiği, sahte kimlik ve belgeler kullanarak kredi çekebildiği tespit edildi. Yine de, sanık hakkında verilen hükümlerde eksik araştırma olduğu ve Anayasa Mahkemesi'nin verdiği bir iptal kararının gözetilmesi gerektiği belirtildi. Bu nedenle, sanığın temyiz itirazları yerinde bulunarak kararın bozulması kararlaştırıldı.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-j-son, 35/2, 62/1, 52/2-4 ve 53. maddeleri
- 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun'un 99. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308. maddesi
- 1412 sayılı Ce
15. Ceza Dairesi         2016/988 E.  ,  2016/3392 K.

    "İçtihat Metni"


    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık ..."ın TCK’nın 158/1-j-son, 35/2, 62/1, 52/2-4 ve 53. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis ve 10.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına dair .... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 10.11.2010 tarih ve 2009/408-2010/305 sayılı kararın sanığın vaki temyiz istemi üzerine bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2011/173115 sayılı tebliğnamesi ile dairemize gönderilmiş, Dairemizin 02.04.2013 tarih ve 2013/4894-2013/6000 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiştir.
    6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun"un yürürlüğe girmesi üzerine anılan Kanun"un 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"ndan işyeri dokunulmazlığının ihlali suçu ile ilgili verilen bozma ilamına yapılan itiraz üzerine Dosya incelenerek gereği düşünüldü.
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden KABULÜNE,
    Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 02.04.2013 tarih ve 2013/4894- 2013/6000 sayılı kararının, sanık ... hakkındaki nitelikli dolandırıcılık hükmü açısından KALDIRILMASINA,
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın diğer sanıklarla fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettiği, sanıklar ...ve..."nın ..."de iş ilanı vererek bu iş ilanı ile büroya başvuran ... ve ..."in kimlik bilgilerini ele geçirdikleri, sanığın da şikayetçilerin kimlik bilgilerini kullanarak sahte kimlik ürettiği, katılan bankaya SMS ile kredi başvurusunda bulundukları, kredinin onaylandığı, sanıklar ... ve ...nın ...Şubesine başvurdukları, krediyi çekmek için ertesi günü gittiklerinde sanık ..."in yakalandığı, ...nın kaçtığı, daha sonra sanıkla birlikte aynı evde bankalardan kredi çekmek için hazırlanmış sahte belgelerle birlikte yakalandıkları olayda;
    1-Sanık ..."ın diğer sanıklarla birlikte iş başvurusunda bulunan mağdurlar adına düzenlenmiş üzerinde kendi fotoğrafları bulunan sahte nüfus cüzdanlarını kullanmak suretiyle SMS yolu ile kredi başvurusu yaparak hukuki ve fiili kesinti gerçekleşmeksizin aynı mağdura (....) karşı aynı suçu değişik zamanlarda işledikleri ve bir bütün halinde zincirleme şekilde dolandırıcılık suçundan cezalandırılmaları gerekirken katılan bankanın farklı şubelerinden kredi başvurusu yapılması veya kredi çekilmesi nedeniyle soruşturma aşamasında verilen tefrik kararı ile her bir eylemin dosyasının tefrik edildiğinin anlaşılması karşısında, suçların sûbutu halinde eylemin teselsül eden tek suç olarak değerlendirilmesi gerekmekle, söz konusu tefrik kararı kapsamında, sanıkların diğer eylemleri ile ilgili yapılan işlemlerin, ilgili yer Cumhuriyet Savcılıkları ve mahkemelerden sorgulamak ve UYAP ortamından araştırılmak suretiyle tespit edilmesi, soruşturma açılmış ise akıbetlerinin sorulması ve belirlenen dosyalar getirtilerek incelenmesi, eğer haklarında verilen hükümler var ise, hüküm kesinleşmemiş ise aralarındaki hukuki ve fiili bağlantı dikkate alınarak gerektiğinde davaların birleştirilme yoluna gidilmesi, hükmü kesinleşmiş ise bu dosya içerisine konularak delillerin birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
    2-Sanık hakkında TCK"nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.